Aslında çok iyi başlamıştı her şey...
Maçın henüz 5. dakikasında golü bulmamız çoğumuz gibi benim de
" bitti bu maç" dememe sebep oldu...
Fakat golden sonra geri çekilmemiz ve buna Fatih Hocanın
seyirci kalması hiç alışılagelmiş bir durum değildi...
Ki zaten çok geçmeden Salihovic 'in mükemmel ötesi golü geldi...
Zaten o topu çıkarmak için en az 3 kaleci lazımdı...
Volkan'ın yapabilecek pek bir şeyi yoktu yani...
Golden sonra bocalamamız devam etti ve savunmada yaptığımız
bireysel hatalardan kaynaklanan pozisyonlar buldu Bosna...
Kiminde şansımız kiminde ise Volkan başroldeydi...
Maçın ikinci yarısıyla birlikte Fatih Terim'in Sercan hamlesi geldi...
Sercan'ı şahsen ben yakaladığı mutlak pozisyon dışında göremedim ben oyunda...
Zaten başka da top atan olmadı kendisine...
Boş koşular yapıp kendine alanlar yaratsa da Tuncay(!) ve Arda (!)
her topu kendileri oynamayı tercih ettiler...Ve de sayısız top ezdiler...
Buna karşılık Bosna kendi sahasından tek topla ve de hızlı çıkmayı tercih etti...
5. ya da 6. pasta da topu ne yapıp edip Dzeko ile buluşturdular...
En çok dikkatimi çeken ise kanatlardan topları kesmek için
çizgiye inmeyi bekleyip zaman kaybetmediler...
İlk yakalayan anında yaptı ortasını...Gayet de başarılı oldular bu konuda...
Zaten Dzeko geçen yıl ki formuna biraz yakın olsaydı şuan hepimiz
tarihi hezimetin nedenlerini araştırıyor olurduk.
Futbolun takım oyunu olduğunu inşallah farkedenler olmuştur bu maçtan sonra...
Futbol'u Rijkaard'dan fazla bilip bırakın Arda oynasın diyenler de ders çıkarmışlardır...
Milli takımımızda dün akşam sadece 1 kez 3 pas yaptı üst üste...
Onda da Sercan pozisyona girdi...
Futbol gibi bu kadar basitleşmiş bir oyunu zorlaştırmak için elimizden geleni yaptık...
Gerçekten ilginç (!)
Sonuç olarak Dünya Kupası umutlarımız matematiksel olarak devam etse de umudu kalan var mı merak ediyorum...
Bosna' nın iki maçta da puan kaybetmesi gerekiyor...
Olmayacak şey değil ama çok zor yine de...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder