Ne Mutlu Türküm Diyene!!!

Diyarınsesi.org isimli sitede bu fotoğrafın altında " Kışkırtıcı sloganlar önceden hazırlanmış" yazıyor...

Ah Atam ah kemiklerin sızlıyordur şimdi...
Sen bu sözü ülkeyi bölmek için söylemişsin de bak kimler farketmiş...

Şaklabanın teki de çıkmış " Hepimiz Diyarbakırsporluyuz" demiş...
Yakın zamanda insan hakları diye tutturup Bebek Katili' ni içeriden çıkarmak için Hepimiz Abdullah Öcalan oluruz...
Ne de olsa Ermeni bile olduk hepimiz Türklüğe ettiği hakaretleri hala aklımdan çıkaramadığım bir adam için...
Hepimiz PKK' lı da oluruz...Kürdistanlı da...
Bu halkımız uyumaya devam etsin de görün bakalım daha neler olucaz biz...

Bölücü Bursaspor Taraftarı...

Bizi bölücülükle suçlayanlara karşı bir cevap yazısı...

Bugün hala çoğu yazar kişi kulaktan dolma edindiği bilgilere dayanarak eleştirmiş Bursaspor taraftarını...Ve sanki Diyarlılar sütten çıkmış ak kaşık gibi gösteriliyor...Bu İstanbul basını tarafından neden yapılıyor hala anlamış değilim...

(1) Sözü edilen " PKK dışarı " tezahüratı Diyarbakır taraftarının mağlubiyeti kabul edemeyip olay çıkarmasından sonra söylenmiştir...Keşke bizi o eleştirenler Diyarlıların çıkardığı olayları görebilseydiler de ona göre atıp tutsaydılar...

(2) Olaylar sonucu 10 kişi tutuklanıp 10 kişi de yaralanmış...Bu öyle bir lanse ediliyor ki sanki yaralananlar masum Diyarbakır taraftarları...Yaralayanlar da Zalim Bursasporlular...

Ben şahsen maçtaydım ve de Diyarlıların kendi kendilerini nasıl linç ettiklerini gözlerimle gördüm...

(3) Yani kendi taraftarlarını yaralayanlar yine kendileri...

(4) Koltukları kırıp atanlar da yine onlar...

(5) Dışarıya çıkıp elllerinde taşlarla tekrar içeriye giren yine onlar...

(6) Emniyetle kapışıp göz altına alınan yine onlar...

Peki Bursalılar ne yaptı PKK dışarı diye bağırdı...Bölücülük yaptı...
Türk Bayrağı açtı...Bölücülük yaptı...
"Ne mutlu Türküm Diyene" dedi yine bölücülük yaptı...

Ee peki Diyarbakırlılar kaç tane Türk Bayrağı açtılar bizim maçta...
Önümüzdeki maçlarda nasıl bir tutum sergileyecekler...
Biz 25. hafta deplasmana gittiğimiz de tüm şehri Türk bayraklarıyla süsleyecekler mi bize nispet yaparcasına...

İnşallah bizim koyduğumuz tavır Diyarbakırlılar' ın Türklükler' ini hatırlamalarına yardımcı olur da biraz çeki düzen verirler kendilerine...
Sarı-kırmızı-yeşil bez parçalarıyla, bölücü başı, bebek katili Apo' nun posterleriyle yürüyenlere aynı tavrı koyabilirler...
PKK leşlerinin cenazelerine makam aracıyla giden Osman Baydemir' i yüzde 80 oyla belediye başkanı seçmezler önümüzdeki seçimlerde...
Şehit cenazelerine gerekli hassasiyeti gösterebilir tüm Diyarbakır halkı....

Bunlar benim dileklerim tabiki de...Bir de bizi ırkçılıkla suçlayanlar var tabi...
Neyin ırkçılığını yapmışız biz...Takımımız zaten birleşmiş milletler gibi maşallah...

Tribün liderlerimiz arasında Diyarbakırlı abilerimiz var...

Geçmiş yıllarda Bursasporumuza hizmet etmiş ve de tüm şehir tarafından çok sevilen Mustafa Sarp da aslen Diyarbakırlıdır...


Bu haber çok çabuk unutuldu ama geçen yıl Bursa' ya maç izlemeye gelen Şırnaklı Timsahlar ne çabuk unutuldu...o çocuklara verilen hediyeleri, onları Bursa'da nasıl ağırladığmızı niye hiç kimse hatırlamıyor...


Bir de maçta söylediğimiz "Bu Vatan Bölünmez " tezahüratını eleştiriyorlar...
Daha önce yazdım yine yazayım o tezahürat her maçta söylenir zaten tüm stad tarafından...
Her asker uğurlamasında da söylenir terminallerde...
Her maçta "O..... Çocuğu Abdullah Öcalan" diye tempo tuttğumuz için para cezası alıyoruz zaten...Tekbir getirme de keza öyle...o da hemen hemen her maçta yapılan bir olaydır...

Atatürk' ten Muhteşem Ders!!!

Yıllar önce okuduğum bir hikaye geldi aklıma bu Diyarbakır olaylarının fazla büyümesi sebebiyle...Biraz araştırma sonucu buldum...
Hem son zamanlardaki hükümetimizin yapacağı "Açılım Saçmalığını"
hem de Diyarbakırlı kardeşlerimizin hala inatla
" Ne Mutlu Türküm Diyene" diyemelerinin üzerine güzel gider diye düşündüm...



Konu azınlıklar. İnönü bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor. Atatürk'ün huzuruna çıkıyor. Bu muhteşem anekdotu okuyun deriz!
Bugünlerde "özür diliyoruz" kampanyası ile Türkiye yine bir "azınlık" sendromu yaşamaya başladı. İşte bu dönemde Atatürk ile İnönü arasında yaşanan bir olay ders niteliğinde.

Başbakan İnönü saat 18.00 sularında Florya Köşkü'nde Atatürk'ü ziyaret etmiş:

ATATÜRK - Hayırdır İsmet... Habersiz gel din.
İsmet İnönü - Paşam, azınlıklar meselesi.... Konuyu Meclis'e getireceğiz.. . Ne diyorsunuz?
ATATÜRK - İsmet bugün geç oldu... Yarın sabah erke nden gel, konuşalım.

İnönü çıkınca Atatürk "bütün görevlileri" toplamış:
ATATÜRK - Sadece laleler kalsın. .. Bahçedeki diğer bütün çiçekleri sökün, atın... Derhal.

İsmet İnönü sabah gelmiş, bahçenin "halini" görmüş ve "görevlilere" sormuş:
İsmet İnönü - Ne oldu böyle?
Görevli- Gazi Paşa Hazretleri emrettiler, söktük..

Başbakan İnönü, Cumhurbaşkanı Atatürk'ün odasına girmiş:
İsmet İnönü - Paşam, bahçenin durumu nedir?
ATATÜRK - Azınlıkları söküp attım İsmet.

İnönü "anladım" dercesine başını öne eğmiş:

ATATÜRK: - İsmet, ben "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözünü boş yere söylemedim.... .
Kendini Türk hisseden herkes bu vatanın öz evladı... Ben hayatta olduğum sürece bu böyle bilinsin... Ve sakın azınlıklar ile ilgili bir kanun çıkarılmasın.

Masum Diyarbakırspor taraftarı...

Adamlar maç boyu kendilerini yediler...
Sonra da her şeyi biz yapmışız gibi İstanbul Medyası türlü türlü haberler yaptı...
Sonra biz Kahpe Bizans deyince suçlu oluyoruz
10 yaralı varmış ben iddaa ediyorum en az 7 tanesini kendileri dövmüştür...
Ama medyamızdan Allah razı olsun sütten çıkmış ak kedi yaptılar herifleri...


Geçen yazdım yine yazıyorum da burda yenilgiye tahhammül edemeyip de bu kadar olay çıkaran insanlar anasını-bacısını keser, dağa da çıkar, adam da öldürür...

Bu olayların büyük bölümü 4-0 olduktan sonra gerçekleşti zaten.
4.yü yedikten sonra bunların tribünün yarısı boşaldı.
Sonra bir baktık ki adamlar ellerine taşları alıp geri döndüler.
Ama bunların hiç biri yansımamış maalesef medyamıza.
Bari haber yapacan bir araştır be arkadaş.
Hükümete yalaklanacam diye yırtma bir taraflarını.

Sümer'in açıklamalarının yalan olduğunun kanıtları

Bursaspor - Diyarbakırspor karşılaşmasında Diyarbakırspor Başkanı Sümer'in açıklamalarının yalan olduğunu yayınladığımız fotoğraflardan anlayabilirsiniz.

Sümer, Türkiye'nin gündemine oturan Fenerbahçe karşılaşmasında hiç kimsenin burnunun kanamamasına karşın günlerce manşetlerden inmediklerini dile getirerek, "Bursa'da benim 25 taraftarım yaralandı ama kimse bir şey yapmadı" diye konuştu. Başkan Sümer ayrıca "Bursa tribünleri koltukları sökerek taraftarlarımızın üzerine attı. Benim taraftarım o koltukları sahaya atınca sanki olayı onlar çıkarmış gibi gösterildi" diyerek medyayı da suçladı. Bu açıklamaya istaneden aşağıdaki fotoğraflara bakabilirsiniz. Stadın genel görünüşünde yeşil koltuklar Misafir Tribünü'ne aittir. Yukarıdaki fotoğrafta Diyarbakırspor taraftarlarının bulunduğu bölümün koltuklarının yeşil olduğunu ve kendi kırdıkları koltukların sayısını görebilirsiniz. Taş atan bir Diyarbakırspor taraftarı Kendi aralarında kavga eden Diyarbakırspor taraftarları Taş ve koltuk atmaktan yorulan bir Diyarbakırspor taraftarı Gözü dönmüş Diyarbakırspor taraftarları Not: Fotoğraflar Bursahakimiyet.com.tr'ye aittir. Bursasporum.com (YÖ)

Diyarbakırspor Maçı Sonrası

Maça gelince rahat bir galibiyet aldık çünkü Diyar hiç üstümüze gelmedi...
Maç 3 gün oynansa gol mol atamazlardı bize...

Ziya Doğan' ı zaten anlayamadım maça 4-4-2 başlayıp orta sahayı 4 ön libero ile kurmuş yine...Tek hücum etmeyi düşünen Bessim Abbas isimli sol bekleriydi gerisini siz anlayın artık...

Adnan Sağ bek başlayıp Sağ kanada geçti ilk yarının ortalarında...Ümit Bozkurt ön libero başladı önce stopere sonra liberoya geçti...

Ziya Doğan 2. yarıda Erdal' ı aldı ama onu da 3-5-2 nin orta sahasının soluna kaydırmış olduğundan hiç bir varlık gösteremedi...

Duran toplar dışında orta sahayı hiç geçemediler...
Hakeme kızıyorlar ama hakem ilk yarının 40 ile 45. dakikaları arasında bizim yarı alanımızda 5 tane haybeye faul düdüğü çaldı onların lehine, ben zorla gol attırcak diye düşünmeye başlamıştım ki Allah'tan devre geldi kurtardı bizi...

Diyarbakır' ın en belki de tek iyi adamı orta sahadaki Barış' tı...
90. dakikada bile durmadı valla helal olsun...
22 yaşında kaptanlık pazubandını niye takıyor diye eleştiriliyor ama bence fazladan bir pazubant varsa diğer koluna da taksın bir tane...
Çünkü fazlasıyla hakediyor ...


Bizim takıma gelince herkes görevini çok iyi yaptı...
Hüseyin maçın yıldızıydı bana göre...3-0 olduktan sonra maç Turgay'la Yenal bile sorumluluk almaya başladılar...
En çok eleştirdiğim iki adam bile iyilerdi yani bugün...Zaten ikisi de yetenekli oyuncular ama kendilerine ihanet ediyorlar...
Zapo- Ömer hatasız oynadı..Ali- Veli ilk defa uyumluydular...

Sercan- Volkan ikilsini Ertuğrul Hoca erken çıkarmasa fark daha da fazla olabilirdi...
Çünkü tam bu adamların istediği boşlukları bulmaya başlamıştık...
Sercan ilk yarıda sol ayağıyla kalecinin üzerine vurduğu topu keşke gol atabilseydi...
En azından üzerindeki baskıyı atardı herhalde...

Savunmadan çıkarken bütün uzun topları Ergiç kullandı...
Kaptırdığı bir kaç top dışında iyi bir görüntü verdi...

Ozan İpek gol attı ama yine sarı kart gördü...6 maç 5 sarı kart...Tebrikler Ozan...

Shin de yanında Sercan olsa daha etkili olabilirdi...
Son dakikada bir kafa vuruşu yaptı ki herkes görebilseydi keşke, sanırım özet görüntülerinde yok ama bu pozisyon...Valla helal olsun...Aynı kafayı sezon başı hazırlık maçlarından birinde de atmıştı yine kaleci kurtarmıştı...

Sözün Özü haketiğimiz bir galibiyet aldık...Herkese hayırlı uğurlu olsun...
7 maç 13 puan...
Şuan 3. sıradayız ama hiç önemli değil şimdilik asıl önemli olan yukarıya oynayan takımlar arasında yer alabilmek bence...
Önümüzde 2 deplasman var...
Ben en az 2 puan bekliyorum 4 olursa süper olur 6 olursa sonraki maça kesin gelirim Bursa'ya....:)...Ama yenilmemek lazım öncelikle...

Bursaspor: 4 Diyarbakırspor :0

Maçı rahat aldık ama o kadar da baskılı falan oynamadık yani...

Ayrıntılı bir yazı yazmayı düşünüyorum yarın oynanan futbolla ilgili ama şimdilk sadece çıkan olaylarla ilgili bir şeyler karalamak istiyorum...

Diyarbakırspor taraftarı ve de insanı ile ilgili en büyük tespitim çok fazla galeyena gelmeleri oldu...O psikolojiye sahip insan adam da keser dağa da çıkar...herşeyi yapar...

Tamam "Diyar'a Koy" falan hiç şık bi söylem değil ama anında gemileri yakmak da gerekmiyor bence...Futbolun doğasında olan şeyler bunlar...Eger olaylar çıkmasa maç 0-0 biterdi ne gol izleyebilirdik ne de futbol...

Ayrıca Diyarbakır taraftarı en az 10 kez falan kendi aralarında tekme tokat kapıştılar...
Neyi paylaşamıyorlar anlamadım şahsen ben...

Rakip tribünde sarı zemin üzerine yazılmış 2 ufak yazı vardı onları okuyamadım uzaktan ama inşallah düzgün şeyler yazıyordur...

Maç Öncesi...

Bugün benim içinde çok önemli bir gün takımı uzun süre canlı izleyemeceğim bu maçtan sonra...
Yarız gidiyorum Sakarya'ya...Makine 4. sınıfım, alttan üstten dersler mevcut, bayaa sıkı tutmak lazım işi...

Bursa-Sakarya arası mesafe 2buçuk- 3 saat gibi kısa olsa da git-gel yapınca ders moduna girmek oldukça zor oluyor...
Diyorum yaa sağlam tutmak lazım bu yıl işi...

Bugünki maça gelince klasik Ziya Doğan takımına karşı oynayacağız...
Maçın 0-0' a kitlenme olasılığı da yüksek...Benim gönlümden geçen skor 1-0 kazanırız şeklinde...
Yani ilk golü atan takım kaybetmez, 2' yi bulan götürür 3 puanı...
Ama bi kaç yerde Şener-Tazemeta ikilisinin oynamayacağını okudum...
Bu iki top sürebilme yeteneği olan adam oynamazsa Diyar' ın gol bulması çok zor...
Keza Şener Yenal karşısında terör estirebilir bugün eğer oynarsa...

Ertuğrul hocanın çıkaracağı 11 konunda ise tahmin yapmak istemiyorum...
Her hafta şaşırtıyor zaten beni...
Ama Shin'i oynatacak mı çok merak ediyorum...
Orta sahada Kirita-Hüseyin'i bir arada da oynatabilir bugün...
Keza stoper de İbrahim de görev alabilir...
Fenerbahçe maçında 2. devredeki oyunuyla iyi bir izlenim bıraktı benim üzerimde...
Ama geçen yıl en iyi oynadığı maçlarda bile kendi kalesine gol atabilme yeteneğini düşününce...
Kafamdaki soru işaretleri çoğalıyor bir anda...

7. Hafta Rakibimiz: Diyarbakırspor (2)

Diyarbakırspor' un mehtemelen dizilişi şu şekilde olacak...
Klasik Ziya Doğan mantalitesi işte...Ben Job' u yazdım ama Ziya Doğan Adnan' ı oynatır büyük ihtimal bu hafta...

Diyarbakırspor' un son 2 hafta oynayan savunma göbeğinde oynayan Tolga- Edinç ikilisi kağıt üzerindeki en kötü ikilidir bence...Yani kim bu iki adamı takımında 11' e koymak ister dediğimizde herhalde pek talibi çıkmayacaktır bu adamların...

Ama Erdinç- Tolga beraber oynadıkları 2 maçta da gol yemedi takım...tabi arkalarındaki kaleci de önemli bir isim...zaten kendisinin İnter macerası bile olmuş...Espinoza da son yıllarda ülkemize gelip iyi performans gösteren Güney Amerikalı kalecilerden...
(Cordoba, Mondragon, Martinez, Vega, David Gonzalez)

Orta sahada zaten sever Ziya hoca 3 ön libero özellikli adamla oynamayı...Trabzonspor da bu yüzden çok eleşitiriliyordu zaten...Ama bu sistemle Ziya Doğan Her takımı ligde bırakabilir...

3 defansif orta saha...önlerinde 1 tane hücumu organize edebilecek 10 numara özellikli bir adam...
En önde de dikine top sürebilen süratli 2 isim...
Gerçi Mendoza süratlini kaybetmiş gibi gözüktü bana ama yine de rakibin en dikkat edilmesi gereken adamı bana göre...
Mendoza kuvvetiyle ikili mücadelerden genelde galip çıkıp yanındaki adama boşluklara yaratabiliyor...Aynı zamanda ceza sahası çevresinden süpriz ve de tehlikeli şutlar da çıkarabiliyor...

Tazemeta ise daha hızlı Mendoza' ya göre...son vuruşu çok iyi bir oyuncu değil ama karşısında oynayan rakibi devamlı rahatsız eden, hatasını anında yakalabilen birisi...Bu maçta savunma göbeğimizde oynayacak oyuncularımız eger Tazemeta oynarsa çok daha dikkatli olmak zorundalar...

7. Hafta Rakibimiz: Diyarbakırspor

Diyarbakırsporlu kardeşlerimiz bazı kendini bilmezlerin galeyanına gelip de İstiklal Marşımızı ıslıklama gibi bir hataya düşmeyeceklerini umut ediyorum...

Ayrıca aşağıdaki " Bu vatan bölünmez bu böyle biline..." diye başlayan tezahüratı inşallah rakip taraftarlar üstlerine alınmazlar...
Bu zaten her maçta 3-4 kere söylenir...
Hatta Bursa' daki asker uğurlamalarının da vazgeçilmez marşlarındandır...

Ama İstiklal Marşımıza yapılabilecek en ufak terbiyesizlikte koyulan tepki çok net ve sert olacaktır...İnşallah 90 dakika sonunda sadece sahadaki futbol konuşulur...

Diyarbakırspor Maçının Bilet Fiyatları

Maraton ve Yeni Maraton Tribünü: 30 TL
Kapalı Kale Arkası Tribünü: 20 TL
Açık Kale Arkası Tribünü: 10 TL
Misafir Tribünü: 10 TL


Maç cumartesi günü saat 20' de Bursa Atatürk Stadı' nda oynanacak...
Sivas deplasamanında alınan galibiyetin önem kazanması açısından bu maç çok önemli...
Galibiyet serimizi başlatmak istiyoruz bu maçla...
Stad yine tıklım tıklık dolacaktır bundan kimsenin şüphesi olmasın...

Modeste M' bami

38 kez Kamerun milli takımın kariyeri olan, son 3 sezonunu Marsilya' da ondan önceki 3 sezonunu da PSG' de geçirmiş bir defansif orta saha oyuncusu...

Kendisi transfer sezonu açılmadan önce Avrupa' da bonservisi elindeki yıldızlar 11' lerinin değişmez oyuncusu konumundaydı...

Kendisi her zaman İngiltere' de kariyerini sürdürmek istediğini açıklasa da "Şu ana kadar en ciddi teklif Bursaspor' dan geldi...Galiba ben de Türkiye' nin yolunu tutacağım" gibisinden bir açıklama yaptı...O güne kadar transfer çalışmalarını gizli sürdüren başkanımız da açıklama yapmak zorunda kalmıştı konuyla ilgili..." İlgileniyoruz, önümüzdeki hafta Türkiye' ye gelecek"

Söylendiği gibi adam İstanbul' a geldi anlaşma yapılmak üzere...
Fakat daha önceden konuşulanın çok üzerinde paralar istedigi yönünde açıklama yapıldı...
Bizim başkan sınırlarımızı zorlamamıza rağmen adam her saat başı rakamları daha da arttırdığını belirtti sonradan...
Zaten ilk yaptığı Bursaspor açıklamasının fiyatını arttırmak isteyen tipik paragöz Afrikalı mantığıyla yapıldığı gayet açık ve netti...


Ardından M' bami sırasıyla Porsmouth, Bolton, Wolwerhampton ve son olarak da Wigan kapılarında yattı...Dün akşamdan beri pek çok siteye takıldım fakat hiç birinde M' bami ilgili net bilgiye ulaşamadım...Kendisi hakkındaki son resmi açıklama Wigan Klübünden 8 Eylül tarihinde yapılmış...2 haftalık deneme idmanlarına çıkacağı belirtilmiş...Sonrasını bilemiyorum neler oldu bitti...

Yani son olarak bizim paragöz Afrikalı çakallık yaparken kulüpsüz kaldı büyük ihtimalle...

Biz de M' bami olmayınca Hüseyin' i almak zorunda kaldık...adamı biz her ne kadar beğenmesek de 6 maçın hepsinde de 90'ar dakika sahada kaldı...Hocamız da kendisini hiç kesecek gibi durmuyor...

Sercan İyi Çocuk Ama Beyin Yok......:))

Bayram dolayısıyla pek giremedim bloga...hatta yerel medya'daki değerlendirme yazılarını, bizim bursasportv' deki maç sonu yorumlarına bile anca bakabildim...

Bursasportv' de Kirita ile Burak Uçar' ın yapmış olduğu kısa röportajı burda paylaşmak istedim..

Şüphesiz en can alıcı nokta Sercan ile ilgili yaptığı yorum olmuş Rumen futbolcunun...

SİVASSPOR:1 BURSASPOR:3

Maç deplasmanda olduğundan aynı zamanda da Ligtv yayını olmadığından canlı izleme fırsatım olamadı maçı...

Ne yalan söyliyeyim hocamızın kadrosunu görünce canım sıkıldı çıktım gittim evden...

Geçen haftadan bizi kanser eden Turgay' ı 11'de görünce tüm hevesim kaçıverdi...

Baktım az önce gollere de bir asist yapmış kendisi....maç genelinde neler yaptığı konusunda pek bir fikrim yok açıkçası...

Adamım Shin 2 tane atmış ya bu maçta...Bursasporum da zor sayılacak bir deplasmandan 3 puanla dönmüş...daha ne isterim ki ben...

Ayrıca Shin' in attığı ilk golün asistini de Batalla ypamış....

Sivas Maçında Yayın Yok...

Lig TV'nin Bursa'daki maçı yayınlaması, yani yayın kamyonunu ve teknik ekibini buraya göndermesi, yorumcuları, masrafları, uydusu, kılı tüyü kanala 30 bin dolara maloluyormuş. Bu yüzden bizim her maçımızı yayınlaması için de her maç en 50 bin dolar civarında reklam alması gerekiyomuş. Ancak Bursamızdan bu kadar reklam çıkmayınca Lig tv Bursa'ya gelemiyormuş.

Geçen gün FB maçından önce yönetmen Musa Çözen' in anlattıkları bunlar...
Yoksa adamların bize garezi yok. Sivas'ın maçları verilirken ise, İstanbulda yaşayan zengin Sivaslı tüccarlar reklamlarını Lig tv'ye veriyormuş.

Maç Öncesi Bursasporumuz...

Bizim için çok önemli bugün Sivas'tan eli boş dönmemek...Geçen hafta ki Fenerbahçe mağlubiyetini bir şekilde telafi etmek istiyoruz...

Bu hafta Sivas' ı yendiğimiz taktirde önümüzdeki hafta kendi sahamızda Diyarbakır ile oynayacağız...İki maçtan alınacak 6 puan çok önemli önümüze hedef koyabilmemiz için...

Takımımız bugün en çok Ozan İpek'i arayacak bugün...Ozan hırçın tavırları nedeniyle 5 haftada 4 sarı kart gördü ve de cezalı duruma düştü...
Ertuğrul Hoca mutlaka kulağını çekmiştir Ozan' ın...İnşallah önümüzdeki maçlarda sadece futboluyla uğraşıp potansiyelini tam olarak gösterebilecek herkese...

Ozan'ın yokluğunda umarım Volkan Şen oynamaz sol kanatta...
Volkan ters çalım denemeden önce ne tarafa gideceğini çok fazla belli ediyor...Sonuçta da birebirde etkisiz kalıp verimli olamıyor...

Sol kulvarda Keçeli' nin önünde Yenal' ı kullansak daha yararlı olabilir...hatta Veli' yi bile...
En azından Volkan Şen'den gerçek anlamda yararlanabiliriz...Batalla Deportivo Cali'de ortanın solunda görev almış bir çok maçta...
Ama hoca kendisini bu mevkide düşünür mü bilemiyorum...

Keşke 91 doğumlu Eren Albayrak iyileşse de bu mevki için papatya falı açmayı bıraksak artık...(Eren çok hızlı, aynı zamanda da birebirde çok etkili bir isim...)

Sercan' dan önce patlaması bekleniyordu Eren'in ama geçen yıl hem mevkisindeki adam bolluğundan,
hem de Abdurrahman'ın bileğine basıp futbol hayatını tehlikeye atmasından dolayı genelde paf takımla maçlara çıkmasını uygun gördü hocamız.
Ayrıca Ertuğrul Sağlam' ın Eren'den eksik olarak bahsetmesi kendisini ciddi manada düşündüğünü gösteriyor...
Bu da çok olumlu bir gelişme...

Buarada Yenal'ın kamp sürecinde idman kaçırmamasına rağmen hala niye tek devrede pilinin bittiğini gerçekten çok merak ediyorum...


Kalede İvankov, sağ bekte Ali ve stoperde Zapo takımımızın en banko oyuncuları...
Sol bekte benim favorim Mustafa Keçeli ( bizden başka hangi takımda 11 oynayabilir acaba)

Ortanın ortasında artık şu Kirita kapsın şu formayı da kurtarsın bizi...
Bu bölgede Sivas'a Hüseyin oynarsa üstünlük kurmamız çok çok zor...
Kirita' nın dinanizmine ihtiyacımız var...

Kirita (Hüseyin)' ya eşlik edecek kişi İvan Ergiç olacaktır muhtemelen...
Kendisinin orta sahadan topla yapacağı sürpriz çıkışlarla bugün çok etkili olabileceğini düşünüyorum...
Yeter ki sorumluğunun farkına varsın...

Bu ikilinin önünde Ertuğrul hoca Batalla' yı 10 numara pozisyonunda düşünüp ileride Sercan' ı tek bırakabilir...
Ki Sercan bu şekilde etkili olamıyor...

Adamım Shin'den bu maçta patlama bekliyorum...Yeter ki süre alabilsin ve de geçen hafta ki gibi sol çizgiye mahkum edilmesin...


Savunmanın ortasında ise yine Ömer Erdoğan görev alacaktır...Çünkü bu maçta geriye yaslanarak oynamamız çok büyük ihtimal...
Sivas top kendisindeyken çok fazla hata yapıyor...Biz topu onlara verelim kaptığımız toplarla üstlerine gidelim...
Yani kendi silahlarıyla vuralım onları...Sercan-Volkan-Batalla-Ergiç bu konuda çok yetenekliler zaten...

Aynı zamanda da Sivas savunması bu şekildeki kontralara karşı çaresiz kalıyor...

Yasin-Sedat ikilisi o kadar uyumsuz ve de kopuk oynuyorlar ki bu konuda yolda karşılaşsalar birbirlerini tanıyamayacak kadar yabancılar...

6. hafta Rakibimiz : Sivasspor (2)

Sivas bu sezon oynadığı 9 resmi maçta sadece 1 galibiyet ve 1 beraberlik alabilmiş...
Galibiyet 0-5' in rövanşına hedefsiz ve gayet rahat çıkan Anderlecht'e beraberlik ise 3 gün önce Denizli' ye karşı alınmış...

Sivas' ın bu sezon geçen yıla göre özellikle takım savunmasında ve defansın göbeğinde sorunlar yaşadığı aşikar...

Ayrıca takımın morali ve özgüveni çok düşük bu aralar...Oyun şablonlarında değişikliğe gitmeyi çok denediler bu yıl ama becermediler maalesef...
Ve bu da geçmiş sezonlarda gol bile nadir yiyen takımın 9 resmi maçta 7 mağlubiyet almasında büyük etken oldu...

Taşları yerinden oynattı Bülent Uygun ve de 90 dakika topa hakim olmayı amaçlayan bir takım yaratmak istedi...

Oysa son iki sezondaki çıkışlarını topu rakibe teslim edip kaptıkları toplarla hızlı hücumlarla sonuca gitmişlerdi...
Aynı zamanda da henüz Mehmet Yıldız' sız hücum etmeyi öğrenemediler...
Ki zaten Mehmet de idmanlara başlamış...Bu saatten sonra da öğrenemezler herhalde...

Bize karşı Petkoviç'in yokluğunda Akın oynayacak kalede...Zaten kendisi bana göre şuan ligin en iyi yedek kalecisi...

Savunmanın sağında Abdurrahman oynamıyor...İyi ki de oynamıyor...
Geçen yıl bizim Bursa' daki maçta genç Eren kendisine 2 kez ardı ardına 10 metrede 3 metre fark atınca dayanamadı basıverdi çocuğun bileğine göz göre göre...
O günden sonra aşırı bir antipatim oluştu bu adama karşı...
Futbolculuğuna laf etmem ama oynamaması Türk futbolunun geleceği adına bir şans...
Bu bölgede Uğur Kavuk veya Murat Sözgelmez oynayabilir...
Bülent hoca Murat' ı savunmanın her yerinde kullanıyor zaten...

Solda Hayrettin oynayacaktır...teknik kapasitesi sınırlı olsa da ligimizin üst düzey sol beklerinden...

Savunmanın göbeğinde son maçlarda Yasin- Sedat ikilisinde ısrarını sürdürüyor Bülent Uygun...
Şimdilik pek umut vermiyorlar...Devre arasında Bilica takviyesi ya da Diyarbakır' da kiralık oynayan Diallo'nun geri çağrılabileceğini düşünüyorum ben...
Bu mevkiye alınan M'bamba bizim Ömer kaptandan bile ağır görüntüsü veriyor...Muhtemelen devre arasında yolcu...

Savunmanın önünde İbrahim Dağaşan'a partnerlik yapacak adamlardan Kadir cezalı Onur sakat...
Sezer de henüz iyileşme sürecinde...Son maçlarda kadroya giriyor...
Fiziki yeterliliğe ulaştığı taktirde Bülent Hoca kendisine şans vericektir bu hafta...
Takımın kötü gidişinde Mehmet Yıldız kadar Sezer' in de yokluğunu önemli etken...

Ayrıca transferin son gününde kadroya katılan Mbanagoye diye bir oyuncu aldılar...
Mbanagoye görünene göre Ankaraspor' lu Theo Weeks tarzında kısa boylu seri bir ön libero...bu tip adamlar genelde başarılı olabiliyorlar o bölgede...özellikle de ülkemizde...
Orta sahayı İbrahim-Sezer-Mbanagoye ile güçlü tutmayı düşünüp ileride İbrahim Şahin'i tek başına da kullanabilir Bülent Hoca...
Sonuçta bu yıl kendisinin ne yapacağını kestirmek için ermiş olmak lazım...

Sağ ve Sol çizgilerde ligimizin savunma arkasına en iyi sarkıp...en hızlı top sürebilen adamları Musa ve Erman Kılıç görev alacaklar muhtemelen...

İleri ikili de İbrahim Şahin banko oynayacak bana göre...Yanında eğer ikili düşünülürse Ersen Martin ya da Kamanan'dan mutlaka biri görev alacaktır...

Ayrıca Bülent Uygun'dan Agbetu sürprizi de görebiliriz bu maçta...
Musa Aydın'ı orta sahanın ortasına kaydırıp kanatların birinde bu futbolcuya şans verebilir...
Sonuçta kaptanımızın ağırlığı herkesin dilinde bu aralar...

6. hafta Rakibimiz : Sivasspor

Son iki sezonda fırtınalar estiren Sivasspor'un yerinde bu sezon yeller esiyor...
Bu performans düşüklüğünün de faturası Bülent Uygun' a çıkmış durumda...
Ama herkesin unuttuğu bir nokta var ki o da Mehmet Yıldız 'ın bu sezon hiç oynayamamış olması...

Geçen sezonlarda Sivas' ın taktik varyasyonlarının hemen hemen hepsini Mehmet Yıldız üzerine kurulduğu düşünüldüğünde bu normal bir kayıp değil yani takım için...

Mehmet' in yokluğunda bu görevi Ersen Martin' e yüklemeye çalıştı Bülent Hoca fakat sonucun hüsran olduğu ortada...

Ersen' in son 2 sezonu boş geçirdiği düşünüldüğünde ona güvenmek zaten büyük bir risk teşkil ediyordu...Mehmet' in yaptığı ileride top tutup takımı ileri uçtan kumanda etme , yeri geldiğinde ceza sahasına dribblingler yapma görevini geçen yıl Herve Tum yapmıştı bir kaç maçta ama o da sezon başında Erman Kılıç transferinde Sylla ile birlikte İstanbul Bld. ' ye verildi...

Aslında Sivas bu yıl sezon başında yine transfer şampiyonu ilan edilmişti taa ki deplasmandaki Anderlecht maçına kadar....
Şahsen ben de bu yıl Sivas' ın sezona bu kadar kötü başlayacağını düşünmüyordum...
Hatta yine kafaya oynabileceklerini düşünenlerdendim...

Bilica- Diallo yerine Yasin-Mbamba ikilisi...
Balili yerine Kocaelispor'un çıkışında büyük pay sahibi olan Agbetu...
Karşıya'da adından sıkça söz ettirip orta sahanın her yerinde oynayabilen Cihan...
Yine 1.96' lık yerli pivot Ersen Martin...
Abdurahman'a alternatif olarak alınan yine Süperligin üst düzey sağ beklerinden Uğur Kavuk...

Takıma sonradan katılan İbrahim Şahin ve Kadir Bekmezci...

İbrahim sezon başında gelse belki çok daha farklı olabilrdi Sivas' ın şuanki konumu...
İbrahim gerek fiziki yapısı gerekse oyun anlayışı bakımından Mehmet Yıldız' la çok fazla benzerlikler gösteren bir isim...

Görüldüğü gibi Sivasspor aslında geçen yıla göre kadro olarak büyük farklılıklar göstermiyor...
Ama hala tandemdeki Sedat - Yasin ikilisi güven vermiyor...
Geçen yıl tek başına Bilica' nın gösterdiği performasın bile çok uzağındalar...

Sivasspor'un geçen yıldan diğer ve en büyük farkı ise her zaman rakibi bozmaya alışmış takımın bir şeyler yapmaya çalışıyor olması...Bu yüzden de savunmalarında büyük boşluklar verebiliorlar...
Geçen yıl da son maçlarda Bülent Hoca böyle bir fanteziye girmiş ve şampiyonluğu kendi elleriyle teslim etmişti Mustafa Denizli' ye...

Ayrıca Bülent Uygun' un çılgın bir Fm oyuncusu misali takımla bu kadar çok oynaması da etken bu kötü gidişte...Tabi bir de geldi denip gelemeyen Moreno, Omotoyossi, Namuchi gibi adamlar var oralara hiç girmiyorum...

Asistan hakem saçmalığı

Dün akşamdan beri medyamızda herkes bir " Asistan Hakem" muhabbeti tutturmuş gidiyor...

Yok efendim 2 yan hakeme 2 asistan hakem eklenmiş...

Zaten yan hakem, orta hakem diye bir kavram sadece ülkemizde var...

Normal şartlarda 1 tane Hakem vardır...2 tane de yardımcı hakem...

Şimdi bu yardımcı hakemlerin sayısı 2' den 4' e çıktı...olay bu kadar basit...

Hem yardımcı hem asistan hakem olayı hikaye yani...

Asistan zaten yardım eden kişi demek...:)

Hayırdır Melih Gökçek Bir Derdin Mi Var...

Kuyruk acısıyla yaptığı açıklamalara bizi niye karıştıryor ki bu adam...

TFF' yi eleştiricem diye kişi ve kurumları zan altında bırakan açıklamalar yapıyor...

Ankara futbolunu karıştırdığı yetmedi şimdi hedefinde ülke futbolu var anlaşılan...
Fedarasyon başkanlığına aday falan olursa kim şaşırmasın...

Ama bi ara hakkındaki yolsuzluk iddialarına da cevap verse keşke...
Gerçi o zaman da tüm ülkeyi karıştıracak...
Ankaralılar' la mutlu mesut yaşamaya devam etsin en iyi...

Yıllardır belediye başkanlığı yaptığına ve de şehrin tek büyük takımına kolayca peşkeş çekebildiğine göre kendi cumhuriyetini kurmuş zaten oracıkta çok saygıdeğer (!) Melih Bey...


İşte Melih Gökçek' in Bursaspor ismini adını telaffuz ettiği açıklamaları:



Bundan önce mevcut federasyon zamanında da benzer durumların yaşandığını, ancak tüm bu olanlara ses çıkarılmadığını belirterek, şunları kaydetti:
''Aynı durum, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın Fenerbahçe ile arasında olan ilişki için de aynı. Hacettepe-Gençlerbirliği ilişkisine neden ses çıkarılmadı? İsim değişikliğine izin verilmediği bir ortamda Göztepe-Aliağa Belediyesi olayına neden müsaade edildi? Altay'ın 9 oyuncusunu oynatmadığı maç sonrasında Kayseri Erciyesspor ligde kalırken, Sakaryaspor ligden düştü. Bu konuda neden soruşturma açılmadı? Bursaspor'un formasında bir gazoz firmasının reklamı var. Bu firma da Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Levent Kızıl'a ait. Yani Kızıl, bir takımın sponsorluğunu yapıyor. Bunlara neden sessiz kalınıyor.

Bursaspor'a ihanet etme!!

Genelde İstanbul takımlarının çakma formalarını yapan işportacılar bu yıl maçların başlamasıyla birlikte bizim bursastore' den daha önce ve daha fazla sayıda yeni sezon forması basıp 10-15 liraya satmaya başladılar maç günleri...

Elime alıp inceliyim dedim formaları gerçekten bire bir aynı...tabi kumaş ve de dikiş kalitesi farklılıklar gösteriyor...

Bursastore' da 79 lira olan formayı adamlar 3-4 liraya mal edip 10 liraya satabiliyorlarsa bizim yönetimimizin de şu store 'lardaki fiyatlara mutlaka bir düzenleme yapması gerekiyor...

Sonuçta bizm taraftarımızın çoğunluğunu İstanbul takımlarının ki gibi zengin kokoşlardan oluşmuyor...

Bursaspor'u destekleyip maça gelen adam ya öğrenci oluyor ya da işçi...

Fiyat düzenlemesi yapılırken bunlara da mutlaka dikkat edilmeli...

Sezon başında formaları 19.63 Tl yaptılar stok mtok kalmadı 2 günde...

Tamam 19.63 olunca da klüp bu işten ne kazanacak ama 79 da yapmasın lütfen...

İlla orta yolu bulunur bunun...

Sürümden kazanma diye bir olay var...
Sezon başından beri 100 forma satacağına indir fiyatları 10 bin 20 bin sat...Hem taraftar kazansın hem Bursaspor...

Aydın Aydın Aydın...

Aydın Karabulut yaşı 21...

Türk spor kamuoyu onu geçen yıl Çek Cumhuriyeti ümit milli takımına attığı muhteşem golle tanıdı...

16 yaşında Hertha Berlin'den Beşiltaş' a gelen genç Aydın 19 yaşında klübünde ilk 11 oynamaya başlamıştı...

Taa ki o dönemki hocası Ertuğrul Sağlam görevinden istifa edene kadar...

Yeni hocası Mustafa Denizli ile yıldızı bir türlü barışmayan genç adam devre arası Bursasporumuza yollanmak istendi emektar Yusuf transferinde takasta kullanılarak...

Bu Aydın'ın tekrar oynayıp eski formuna ulaşması için bir fırsat olarak görülüyordu...
Üstelik de hocası yine Ertuğrul Sağlam olacaktı...

Fakat Aydın herkesi şaşırtarak klübünden ayrılmak istemediğini belirtti...
kendince haklı sebepleri vardı belki...
Kariyerinde ters yöne bir adam atmak istememişti...

Fakat Beşiktaş'ta kaldığı süre içinde 1 dakika bile
şans bulamamasının yanında 18'e girmekte bile zorlandı...
Mustafa Denizli 3 kaleci alıyordu kadroya ama yine de Aydın'ı dışarıda bulunuyordu....

Sezon sonunda Aydın bu kez Erhan Güven transferinde Ankaraspor'a verildi...
Akıllanmış olacak ki hiç itiraz etmeden 3 yıllık sözleşme imzalayıverdi yeni kulübüyle...

Tam sezona kıpırdanarak başlamıştı ki takımı TFF kararıyla takımı küme düşürüldü...
Yani Aydın bu yılı da maç yapmadan geçirecek gibi gözüküyor...
Seneye de büyük ihtimal Bank Asya'nın yolunu tutacak...
Aydın'ın önümüzdeki yıllrda kariyeri ne yönde gelişir bilinmez

Ama Bursaspor'a gelmeyerek hayatının en büyük hatalarından birinin yaptığının farkına varmıştır geç de olsa...

Ankaraspor...

TFF kararıyla Ankaraspor küme düşürüldü...

Ne Melih Gökçek'e koyar bu olay ya da efsane başkan Küçük Gökçek' e...

Olan yine futbolculara olacak anlaşılan...

Evlerine ekmek götürmekle sorumlu olan bu adamlara paralarını kim ödeyecek acaba bu sezon...

Fedarasyon mu?...Gökçekler mi?...yoksa Ankaraspor'un mevcut yönetimi mi?

Peşinat almayıp maç başı anlaşanlar da vardır mutlaka...

Bu adamlara kim bakıcak bu yıl...

Sakarya ve Kocaeli...

Birbirleriyle anlaşamayan iki komşu şehir takımlarının o kadar çok ortak noktaları var ki...

Öncelikle iki takımın da renkleri yeşil-siyah...
Kim kimden etkilendi hala tartışılsa da bu böyle işte...

Kocaeli Bank Asya 1.lige...Sakarya da 2.lige geçen yıl düştüler...

Kocaeli sezona Engin İpekoğlu ile başladı Sakarya sezonu bitirdi...

İki takımın diğer dikkat çekici ortak özellikleri ise Süperlig'e çıkıp düşmeleri sonucu
"asansör takımlar" olarak nam salmış olmaları...

Bu yıl yeni bir ortaklık edindiler kardeş kardeş...
İki takım da futbolcularının lisanslarını çıkaramadı parasızlık yüzünden...
Ve genç takım ağırlıklı mücadele edecekler...
Yani hedefler küme de kalmak fakat işleri çok ama çok zor...

İki komşunun asansörleri çıkmayı unuttu inmeye devam ediyor...

Paraları hesapsızca harcamanın bedelini işte böyle ödüyorlar...
Günlük yaşaya yaşaya işte bu duruma geldiler...

Bundan sonra CavCav'ın Oftaş efsanesini inceleyip dersler çıkarmalılar...
Çıkıcaklarsa sağlam çıksınlar artık...
Süperlig'e çık...
20 futbolcu gönder...20 futbolcu getir...
Sonuç hep hüsran...hep hüsran...

Maalesef Sakaryaspor daha geçen sezon 3-4 genç oyuncusunu 100-200 bin TL'ye sattı İstanbul takımlarına...
Bunu kar bildiler akıllarınca...
Sakın iş bilmez yönetim falan diye düşünmeyin takımın Futbol sorumlusu Erdinç Şehit...
Tanınan ve bu işlerin içinde olan bir isim yani...
Gerçi onun da bu işlerden vardır elbet çıkarı...
Zaten kendisi Tuncay'ın eski menejeriydi yanlış hatırlamıyorsam...

Sakarya'da okuduğumuz için Tatangaları da az çok biliyoruz...
Genel olarak çok tasvip etmesem de bu yaz "Sevdanın Ligi Olmaz" yazıyordu şehrin sokaklarında...Bugün baktım o yazılar daha da çoğalmış...

Önceki Sezon da son 5 maçta 10 puan öndeyken Bank Asya'da Şampiyonluğu kaçırmalarının ardından şehrin girişindeki takım posterinin üzerine yazılan yazı :

"Ne Şampiyonluk! Ne Küme Düşmek! Gözümüzden Düşmeyin Yeter"...

Sözün özü taraftarı takımlarının ve de yöneticilerinin çok önünde olan bu iki şehir takımına lütfen artık el atsın birileri...Yoksa belediye takımlarına mecbur kalmaya devam edicez bu gidişle...

YENİ KANSER TURGAY BAHADIR

Ertuğrul Hoca'nın şu Turgay merakının nedenlerini 5 hafta oldu anlamaya çalışıyorum ama hala bir çıkış yolu bulamadım doğrusu...

Turgay' a yer açmak adına önce Volkan Şen ilk çıkış yaptığı dönem hariç hiç bir maçta başarılı olamadığı orta sahanın soluna kaydırılmıştı...performansı yine hayal kırıklığı oldu...

Çok koştu çok mücadele etti ama o kadar yani...final toplarını iyi kullanamadı...Birebirlerde Gökhan Gönül karşısında çok fazla top kaybetti...

Turgay ise orta sahanın sağında oynuyormuş gibi gözüktü...3 tane topu orta yapayım derken uzaya gönderdi...

İkinci yarı oldu...Ve Prensimiz bu kez santrafor mevkiinde denedi şansını ama yine pek bir varlık gösteremedi...adamda 1.90 boy var ben hiç yüksek top aldığına şahit olmadım kendisinin...zıplarken 5cm yükselemiyor yerden...gerçekten ilginç...

Yine Turgay yüzünden Shin sol kanada Sercan Sağ kanada geçip maçı bitirdiler...sonuç yine hüsran tabi...

Son dakikadaki o golü yapsa belki yine affedilebilirdi Turgay ama bu haliyle Bursa Atatürk Stadyumunda simit bile satamaz...

Turgay dışındaki herkes elinden geldiğince mücadele etmeye çalıştı...

Ömer kaptanın yine ağır kaldı...Bireysel hatalar ve de ıskalar yaptı...

İvankov yine boşa çıktı...Degajı kısa düştü gol geldi...

Yenal yokluktan sol bek oynamak zorunda kaldı...Hazırlık maçlarından daha iyi performans gösterdi...idare etti yani...

Ama fizik kondüsyonunun istenen seviyede olmaması Ertuğrul hocanın elini kolunu bağladı...

Yerine giren Ozan İpek de ilk defa o mevkiide oynamasına rağmen fazla sırıtmadı...Keşke kendisi orta sahanın solunda değerlendirilebilseydi...

Hüseyin bundan önceki iç saha maçlarında olduğu gibi yine idare etti...
Zapo'nun kramponlarında sorun vardı sanırım...olmadık yerlerde ayağı kayıp düştü...ama genelde o da iyiydi...

Çok şey beklediğimiz Batalla- Ergiç ikilisi bu maçta etkili olamasalar da oynamaya devam etsinler...Takımımızın teknik seviyesini arttırıyorlar resmen...Eger sınıf atlamak istiyorsak böyle futbolculara ihtiyacımız var...Uyum sorunu çektikleri her hallerinden belli olsa da iki adamı izlemek zevk veriyor insana...

Batalla işin artisliğine kaçmasa çok daha yararlı olurdu,maçın başında altı pastan o topa dokunabilse sonuç çok farklı olabilirdi...

Önümüzdeki haftalarda Kirita'nın da katılımıyla oluşacak bu 3'lü orta sahamız çok can yakacağa benziyor...

Sercan, Volkan'nın çıkmasıyla 2. yarı tek başına isyan etmeye çalıştı mağlubiyete ama başarılı olamadı...Ömer' in çıkmasından sonra Ozan-Veli gibi kaptanların yedekler arasında yer almasından dolayı kaptanlık pazupandını taktı koluna...

Şahsen ben çok yakıştırdım kendisine o pazubandı...Bursaspor Bursalı kaptana hasret zaten yıllardır...

Fenerbahçe'de ise futbolcuların hakeme korner-aut tartışmasında bile bu kadar isyan etmelerine anlam veremedim doğrusu...Deniz Çoban'da biraz yürek olsa Fenerbahçe maçı tamamlayayabilirdi orası tam bir soru işareti...İlk sarı kartları çıkarırken uyguladığı standartları ikinci sarı kartları göstermede kullanamadı maalesef...Daha çok itilip kakılır bu kafayla sayın Çoban...

(Erman Toroğlunun yorumu: Hakeme bir tek tecavüz etmedikleri kaldı...:))

Maçın hakkı bana göre beraberlikti ki iki takımda pek bir şey yapmadı futbol adına...

Fakat buna karşın Alex ne kadar büyük oyuncu olduğunu attıkları golde sağ ayağıyla oraya bırakmasıyla bir kez daha ispat etti...Vallahi helal olsun...

Hayırdır Selçuk Yula Derdin Ne ...

Selçuk Yula' nın neyin peşinde olduğunu anlayan varsa bana da anlatsın lütfen...
Ben bile daha tarafsız yorumlar yapabiliyorum kendisinden...
Kaç yıl geçti Rıdvan'la ikisi Fenerbahçe formalarını çıkarmayı beceremediler hala...
Bir de Sercan'ı eleştirmiş sayın Yula....kendisi 50 eleştirdiği çocuk 19 yaşında...


İşte Selçuk Yula' nın fotomaç gazetesinde yayınlanan yazısı...

İşte o kafa!...

Ertuğrul Sağlam, "Fenerbahçe ilk yenilgiyi tadacak, bize diş geçiremezler" diyor ve ekliyor: "Yenersek, ligde iddiamızı ortaya koyarız." Allah Allah çok ilginç. Yenemezsen lige havlu mu atacaksın sevgili Ertuğrul? Daha 5. haftada final maçına mı çıkıyorsunuz? Bu mudur yani!.. Sercan, "Fenerbahçe'ye gol atmak benim için çok önemli. Başarmak için her şeyimi ortaya koyacağım" diyor. Hayrola Sercan, Fenerbahçe sana 11.5 değil de 9.5 milyon euro değer biçtiği için mi düşman kesildin? Turgay Bahadır, "Bütün Bursa gibi biz de Fenerbahçe maçını bekliyoruz" diyor. Doğru be Turgay, sen de haklısın. Ligde zaten bir tek Fenerbahçe ile oynuyorsunuz. Ötekilerini boş ver gitsin! Gençler başka alem. Ozan ile İsa, "Her zamankinden daha fazla kenetlendik" diyorlar. Onlar da haklı. Çünkü olağanüstü (!) bir gün yaşanıyor. Zannedersiniz ki çocuklar Dünya Kupası finaline çıkacaklar. Kaptanları Ömer Erdoğan da "Taraftarlara kazanmak için söz verdik" diyor. Ah be Ömer bütün maçlarda söz versen de 102 puanla şampiyon olsanız.

Problemli döndüler
Bu işler sözle falan olmuyor. Şu bir gerçek ki Anadolu takımları 'bu kafa' yüzünden başarılı olamıyorlar. Fenerbahçe maçlarına hazırlandıkları gibi bütün maçlara hazırlansalar her sene ilk 3'te yer alırlar ama olmuyor işte!.. Bu bizim zamanımızda da böyleydi, bizden önce de böyleydi, şimdi de böyle!.. Fenerbahçe açısından değişen bir şey yok. Bu yazdıklarım zaten her hafta yaşananlarla.Eskiler zaten alışmıştır, yeniler de yavaş yavaş alışacak. Önder, Kazım, Semih... Bosna'dan problemli geldiler. Deniz, antrenmanda yine sakatlandı. 'Çalışkanlığı, hırsı, yüksek pas yüzdesi ve şok hücum presleriyle arkadaşlarını ateşleyen' Emre'nin oynamaması büyük kayıp. Ama Özer Hurmacı ve Mehmet Topuz'un tamamen iyileşmeleri de sevindirici. Fenerbahçe'nin sahaya çıkacak 11'i kalite ve güçlerini ortaya koydukları takdirde her maçı alabilecek güçte. Yağan yağmurun maçı erteletip erteletmeyeceğini bilemiyoruz ama sahadaki futbolu olumsuz yönde etkileyeceği kesin. Ama ne olursa olsun her şartta mücadele gücü yüksek bir 90 dakika izleyeceğimizden eminim.

Selçuk Yula..

Maç Öncesi Bursasporumuz...

Ertuğrul Sağlam maçtan önceki son basın toplantısında bugüne dair bazı sinyaller verdi aslında...

(1) Takım oyunu oynayarak kazanmak istiyoruz...

(2) İlk 11' de Eskişehir maçında üst düzey performans gösteren yeni oyuncular olacak...

(3) Bu maçta taraftarımzın desteği çok önemli...

(4) Kirita'yı oynatmak istiyoruz...( Hoca TFF yönetmeliğini kaynak göstermesine rağmen henüz resmi bir açıklama gelmedi)


Hocanın söylediklerinden yola çıkarak 11 yapmaya çalıştığımda...
Eskisehir maçında göze batan oyuncular Kirita-Batalla-Shin 3' lüsü
Ve bunlara eşlik eden Volkan Şen olmuştu...
Bu 4 adamdan en az 3'ünü ilk 11'de bekliyorum şahsen ben...

Eskişehir maçına dair başka bir önemli nokta takımımızın 4-2-3-1 gibi bir sistemle oynaması olmuştu...

Kale ve de savunma 4'lüsünden hocanın herhangi bir değişikliğe gideceğini zannetmiyorum...

Orta saha'da Kirita-Ergiç ikilisi oynayacaktır muhtemelen...
Kirita oynayamazsa yerine oynayacak adam Hüseyin olacaktır...

Bu ikilinin önünde oynayacak 3' lüde Es-Es maçında 2 gol atan Batalla kesin oynar...


Batalla'ya ise Volkan Şen-Shin-Ozan İpek 3'lüsünden
zor bir seçim yapacak Ertuğrul Sağlam...

Ama inşallah Volkan Şen'i solda kullanmayı denemez çünkü orada hiç etkili olamıyor...
Ve de çok fazla top kaybediyor...






Fenerbahçe' ye karşı geçen yıl ki maçlarda hep maçın başında ilk golü yiyen taraf olduk...
bu da oyun planımızı çok fazla etkiledi...
Yediğimiz goller de hemen hemen aynı...
(1) Duran toplardan
(2) Savunma arkasına atılan toplardan...
(3) Bireysel hatalardan...

Biz bu akşam maçın başında erken gol yemediğimiz taktirde Fenerbahçe'yi eli boş gönderebilme ihtimalimizin çok yüksek olduğunu düşünüyorum...

Üzerindeki baskıyı atabilirse de Sercan'dan mutlaka gol veya asist bekliyorum...

En büyük iş de İvankov'a düşüyor...Yan toplara çok dikkat etmeli...
Hemen hemen her maçta 1 ve ya 2 defa boşa çıkıyor kendisi....

Ömer kaptanın da mutlaka iyi oynaması gerekiyor...
1 iyi 1 kötü oynuyor bu sezon...
Umarım bu akşam iyi günlerinden birinde olacaktır...

Ergiç de Trabzon maçının tutukluğunu atmalı üzerinden...
Savunmaya daha fazla yardım etmeli...

Hücum oyuncularımızda maçın başından itibaren 90 dakika tam saha pres uygulayıp Fenerbahçe' ye klasik Anadolu takımı olmadığımızı göstermeleri gerekiyor...

İlk yarı gol yemediğimiz taktirde Fenerbahçe'nin
çok fazla üzerimize gelebileceğini zannetmiyorum...

(Oldukça şiddetli yağmur başladı Bursa'da...
Maç saatinde zemin nasıl olur bilinmez
ama ben Hocadan gene Veli Sürprizi beklemeye başladım...
Ağırlaşan zemine Batalla'yı yanında oturtup
ileride Shin-Sercan ikilisini düşünebilir Ertuğrul Sağlam)

5. Hafta Rakibimiz : Fenerbahçe

Bu akşam süre alabilecek adamlar...Kazım.Andre Santos.Semih.Uğur

Oynayamayacak olanlar...Emre..Deniz..Önder...


Görüldüğü gibi Fenerbahçe'nin kağıt üzerinde çok güçlü bir kadrosu var....
Takım iskeleti ve oyun şablonu oturmuş durumda...
Daum, Zico, Aragones, tekrar Daum dönemlerinde de 4'lü defans önünde iki defansif oyuncu...
İleride Alex ve onun önünde oynayan santrafor...

Bu yıl bence Fenerbahçe' nin en büyük kaydı Edu oldu...
Şimdi fazla göze batmasa da ileri ki haftalarda Lugano'nun partneri konusunda sıkıntı yaşayacaklardır...

O bölgede Lugano'nun arkasını toparlama görevinde Edu çok başarılıydı fakat sakatlığının düzelme sürecinin uzamasından dolayı yollar ayrıldı kendisiyle...
Alınan Bilica ise kadro planlamasında Lugano'nun gitme ihtimaline karşı yapılmış bir transfer...
Fakat Edu'nun sakatlığı, Lugano'nun da kürkçü dükkanına geri dönmesiyle
bir anda Lugano-Bilica ikilisi gündeme geldi...
Ama bu sefer de Bilica'yı yiyen 6 yabancı sınırlaması oldu...
Bu akşam Önder sakat ve savunmanın ortası yine Bilica-Lugano'ya kaldı...


Orta sahaya alınan Christian Baroni'de ben Marco Aurelio ışığını gördüm şahsen...
Maldonado-Josico felaketlerinin ardından Fenerbahçe istediği tarzda bir adamı buldu sonunda...

Andre Santos'un ise çok kumaşı gerçekten çok kaliteli...
Adam Brezilya-Arjantin maçında bile göze battı...
Yorgun olması muhtemel olan bu oyuncuyu Daum dinlendirmeyi düşünecektir bu akşam...

Orta Sahada Forması tek garanti olan isim Christian Baroni...
Sağ kanatta Kazım-Özer-M. Topuz-Ali Bilgin...
Sol kanatta Vederson-Uğur Boral-Özer-Santos
Baroni'nin partneri olarak ise Selçuk- M. Topuz arasından seçim yapacaktır Daum...

Tekrar görüldüğü gibi Fenerbahçe gerçekten kaliteli oyunculara sahip bir takım...
Fakat en zayıf halkaları Lugano- Bilica ikilisinin uyumsuzluğu...

Ayrıca santrafor olarak alınmasına rağmen ortasahanın her yerinde oynayabilen Deivid'i unutmuşum nasıl olduysa...

Ve de savunmada Daum'un elinde Bekir tercihi de mevcut Daum'un elinde...
Bekir de gözümden kaçan diğer isim olmuş...

Sağlam: " Kazanmak istiyoruz"

RAKİP FENERBAHÇE...HEDEF GALİBİYET..


Bunları ben değil Ertuğrul Hoca söyledi basın toplantısında...
Genelde kafaya oynayan takımlara karşı takımımızı zaman zaman korkak oynatmasıyla eleştirdiğimiz hocamız bu cesur açıklamayı yaptı maçtan önce...

Ertuğrul Sağlam Trabzon maçını tekrar izlediğinde 2 puanımızın nasıl uçup gittiğini farketmiş anlaşılan...

Ama Trabzon'la Fenerbahçe' yi aynı kefeye koymamak lazım tabiki de...
Karşımızda Dünya çapında kariyer sahibi futbolcuları olan bir takım olacak...
Bu sene de lige 4'te 4 ile başladılar...

Geçen yıldan kadro olarak pek farkları olmamasını yanında Daum
faktörünü unutmamak gerek...
Aragones'le teknik taktik karşılaştırmasını yapacak değilim...
Ama Daum'un en büyük artıları Türk futbolunu ve medyasını çok daha iyi tanıması...
Ve de futbolcularıyla ikili ilişkilerinin Aragones'e nazaran daha iyi olması...

Kirita Oynayacak ( Mı )...

Eskişehirspor 'la hazırlık maçının son dakikasında gördüğü kırmızı karttan dolayı ceza alması muhtemel olan Kirita' nın PFDK kararlarında hiç bahsedilmemesi oynama umudu yarattı...

Mutlaka fedarasyonla irtibata geçilmiştir tekrar bu konuyla ilgili...
Aksi bir durumda cezalı oyuncu oynatmanın karşılığı 3-0 hükmen mağlubiyet...
Pilot takımımız Merinos da cezalı oyuncu oynatmaktan PisiPisi' ne düşmüştü Amatör lige...

Kare Kare Semih Şentürk !!

Semih'in Sercan'a milyonların önünde isyan etmesini daha önce bir kaç cümleyle dillendirmiştim...

İşte dikkatinden kaçıranlar için Kare Kare Semih Şentürk...