06 Kasım, 2010

11. Hafta Rakibimiz: M.P. Antalyaspor

Sezon başındaki süpriz düşme adaylarımdan biriydi benim Antalyaspor..Kolay değil savunma ve orta alan oyuncularını alternatifleri ile beraber değiştirmek..

Ligin ilk maçında Fenerbahçe karşısında aldıkları ağır mağlubiyeti geçtim, ortaya koydukları futbolla mahalle kahvesinden toplanmış 11 adam görüntüsü veriyorken bu günlerde "taş gibi takım" diye bahsediliyor onlardan..
Mehmet Özdilek büyük bir iş başardı gerçekten.
Öldü diye bir kenara atılmış adamlarla can veriyor takıma.
Kendisini taktir etmemek elde değil.

Bizim Yenal'ı da adam ederse ilk gördüğüm yerde gidip öpecem Mehmet Hocanın ellerini. Gerçi 10 haftalık süreçte pek ilerisi için ışık verdiği söylenemez bu oyuncunun ama yine de belli olmaz..Geçtiğimiz yıl herkes kendisinden umudu kesmişken bir Fenerbahçe maçıyla kaptı formayı, 5 maç 11 oynadıktan sonra "ben oldum" havalarına girince basit bir adele sakatlığı yüzünden ilk yarıyı kapattı bizim bu Yenal efendi..İkinci yarının başlamasıyla Türkiye kupası maçlarından dolayı rotasyonda şans buldu zaman zaman..Ama en son Kadıköy'de Fenerbahçe'yi 2-0'dan 2-3 devirdiğimiz maçın ilk yarısındaki performansından sonra bir daha formanın "f"sini göremedi..Yani ne yaptıysa yine kendine yaptı bu adam..

Antalya'nın kalesinde sakatlıktan sonra formayı tekrar sırtına geçiren ve iyi maçlar çıkaran Ömer Çatkıç oynayacak..Ve her zaman olduğu gibi de zaman öldürme beyinsizliğine başvurup bol bol küfür yiyecek tüm futbol izleyicilerinden..Bari  golü erken bulsak da futbol izleme zevkinden mahrum kalmasak..

Savunma 4'lüsünün sağında sezon başında ismi yerel basında bizimle de anılan, kendisini Konya ve Gaziantep performanslarıyla tanıdığımız Erkan Sekman kullanılacak muhtemelen. Futbola orta saha olarak başlaması en büyük avantajı. Ligin ayakları iyi olmasının yanında isabetli ortalar da yapabilen ender beklerinden diyebiliriz onun için.

Savunmanın solunda oynaması muhtemel Yenal Tuncer'i çok fazla anlatmaya gerek yok zaten. Volkan Şen'in yokluğunda karşısında oynayacak olan isim bu adamı zorlamazsa hayatının topunu oynayabilir yarın. İsmail Haktan da götürülmemiş bildiğim kadarıyla Antalya'ya. Turgay ve Steinert ikilisinden biri tercih edilecektir muhtemelen. Steinert'in kendisini göstermesi için Yenal'dan daha uygun bir bek oyuncusu bulamaz herhalde bu ligde. Ama o kanatta Steinert'in mi Turgay'ın mı kullanılacağını Sercan'ın sağlık durumu belirleyecektir tahminime göre..Sercan maça yetişmezse iki hücum silahını birden 11'e koymaz hayatta benim tanıdığım Ertuğrul Sağlam. İlla yanında o bölge için bir alternatif oyuncu oturtur kulübede.

Tandemde ise takımın tek alt yapı ürünü futbolcusu genç Musa Nizam'ın yanında cezalı Radeljiç'in yokluğunda eski oyuncumuz Tuna Üzümcü tercih edilir tahminime göre..Bu oyuncunun bizim maça özel olarak ekstra motivasyonla sahaya çıkma ihtimalinden yararlanmak isteyeceklerdir..Tuna hazır değilse de Fenerbahçe'de daha çok orta alanda görmeye alıştığımız Deniz Barış da değerlendirilebilir.

Geçen yıl 4-2-4'e yakın "çılgın" bir sistemle takımını sahaya süren Şifo Mehmet, bu yıl orta alanda 3 oyuncu kullanıp, savunma güvenliğini daha fazla önemseyen bir anlayışı tercih ediyor.
Göbekte ligin hatırı sayılır "kasap"larından Sedat'ı kullanıp ona yardımcı olması için Kerem Şeras ve Uğur İnceman ikilisini görevlendiriyor. Kerem her ne kadar Gençlerbirliği'nde bekleneni veremese de ligin en formda orta alan oyuncularından diyebiliriz onun için, attığı ve attırdığı gollerin yanında ortaya koyduğu performansla da takıma büyük katkı koyuyor.
Uğur İnceman ise henüz beklenilen seviyeye ulaşmış değil. Ama yine de takımın hücum organizasyonlarında maestro görevini bu oyuncu üstleniyor.

3'lü hücum hattı ise Necati'nin yokluğunda Tita-Ali Zitouni-Dijehoua isimlerinden oluşacaktır. Bu üç oyuncunun da pres özelliğinin olması işimizi zorlaştıran temel etkenlerin başında geliyor.

Ama bana göre maçın kaderini geçen yıl oynanan ilk maçta olduğu gibi yine duran toplar belirleyecek. Galatasaray maçında bu hususta defansif anlamda büyük problemleri gözlemlenen Antalyaspor takımını dersine ne kadar çalışmış hep beraber göreceğiz.
Mantığım maçın tam anlamıyla beraberlik koktuğu söylese de burdan 3 puanla Bursa'ya dönmek Trabzon ve Kayseri maçlarından önce çok önemli bizim için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder