Sayın başkanımız İbrahim Yazıcı yaptığı açıklamada, geçen sezon özellikle ligin ikinci yarısında başarılı bir grafik çizdiklerini, bu sezonki hedeflerinin geçen yılki başarıyı aşmak olacağını kaydetti.
Kongreden önce herkesin oldugu gibi bizim de düsüncemiz Yazıcı' nın seçilmesi halinde teklif gelen tüm gençleri satacağı....borçları da böylece bitirebilceği yönündeydi...ama başkan herkesi şaşırttı ve geçen yıl ki kadroyu Ertugrul hoca' nın isteği doğrultusunda muhafaza etti...
Yapılan transferler konusunda gelen bilgiler de hocanın listesinde 1. sıralar olmasa da 2. sıralarda bulunan oyuncuların takıma kazandırıldıgı yönünde...
Hatırlıyorum da Bülent Korkmaz dönemin başkanı Ali Karasu' ya her mevki için 5' er isim verdiği ve genelde yapılan transferlerin listenin son sırasında ki oyunculardan olustugu yönünde açıklama yapmıstı...
Bu yıl ise 1o numara pozisyonu için önce süper bücür Diego Buonanotte'yle görüşüldü...İstenen yüksek bonservis sebebiyle Pablo Batalla' ya dönüldü ve de bu oyuncu Türkiye' ye getirilip imza attırıldı...
Orta sahaya defansif bi adam istemişti hoca...ilk sırada ise Modeste M' bami bulunuyordu...Bu futbolcuyla anlasıldı ilk basta...herif Türkiye' ye geldi...ama Mbami 'nin menejeri sürekli fiyat arttırmaya başlayınca hemen Ertugrul Sağlam devreye girip süpriz bir şekilde Hüseyin Çimşir Avusuturya' ki kampa katıldı...
Turgay ve Zapo transferleri ise transfer listesinde bulunmamalarına ragmen oyuncuların takımlarıyla yasadıkları problemlerden sonra takımın kalitesini arttırmak amaçlı olarak kadroya dahil edildi...
Ramazan Sal ise yapılan ilk transfer...Hocanın uzun süredir takip ettiği bir adam olduğu acıklandı...yenilerden takıma en hızlı adapte olan bu oyuncu...İleri ki yıllarda takımın sembol oyuncularından olabileceğinin sinyallerini tüm taraftarlara verdi bile...
Bir de yabancı İvan Ergic transferi var...başlı başına hikayesi olan bu transfer hakkında ileriki günlerde daha kapsamlı bi arastırma yapıp buradan paylaşacağız....
ilk dört zaten aşağı yukarı bellidir türkiye'de ama son iki senede sivas o belirliliği bir muğlaklığa çevirdi.artık anadolu takımları da zirve denilen şeyin bağdat kadar uzak olmadığını anladı.ve bence bu seziyi en iyi zihninde oturtan takımlar bursaspor ve gaziantepspor.gaziantep bayağı bir gelir elde etti bu hazırlık sezonunda ve iddialı hale geldi.kayseri ligdeki en sıkıcı ve bayat futbolu oynuyor zaten.bursa'ya gelirsek , geçen sezonun son haftalarında tutturulan ritm yeni sezon için beklentileri yükseltti ve bahsettiğin gibi kadronun kilit adamlarının da muhafaza edilmesi umut veriyor her açıdan.
YanıtlaSilçimşir , zapo , ergiç gibi adamlar bir gs'de bjk'de oynayamaz ama ilk 6yı zorlayan bir anadolu takımı için joker nitelikli oyuncu haline dönüşebilir.
sivas'ın başına gelen bursa'ye gelmedi ve kadro mümkün olduğunca korunup aynı doğrultuda takviyeler yapıldı.zaten markalaşma çerçevesinde son 1.5 yıldır şahsen çok imrendiğim iller yapıyor.
sözüm o ki ,en geç 2 yıl içinde fiorentina takım otobüsünün avrupa ligi çeyrek finali için stadyuma yanaşması çok da uzak bir olay değil bu gidişle.
valla cok saol güzel dileklerin için...
YanıtlaSilfiorentina falan insan düsününce bi acayip oluyor harbiden...:))
hedefler bi anda çok fazla yükseldi...beni de en cok korkutan olay da bu...
hedefler yavas yavas yükselmeli bana göre...
gelecek planları 1-2 sene için değil 5-10 sene üzerine yapılmalı...ama bunu da işte bizim insanımız kaldıramıyor...
hatırlıyorum da çeyrek finalinde fb' ye 3-1 yenilip elendiğimiz maçtan sonra arkadasın biri forumda "Ertugrul Sağlam Efsanesinin Sonu" ismiyle konu acmıs da...ve o konuya sinirden elim ayağım titreyerek yazdıgım yorumdan sonra forumdaki ilk ve tek banımı yemiştim...