07 Aralık, 2009

Kayserispor:3 Bursasporumuz:0 (2)



Aslında çok rahat puan alabileceğimiz bir maçtan eli boş dönmek gerçekten çok üzdü beni..
Kadroları gördüğümde işte bir beraberlik maçı dedim kendi kendime, Ertuğrul Sağlam tam da beklediğim 11'i çıkarmış, Tolunay Kafkas da sadece orta göbeği daha sağlam tutma adına Furkan'ı kesip Abdullah'ı yerleştirmişti sürpriz olarak..

Maça biz daha istekli başladık Kayseri'den, ama henüz dakikalar 5'i gösterdiğinde Makukula bir pozisyonda bizim Ömer Erdoğan'ı 3 metre sırtında taşıdı ki " Eyvah" dedik hep bir ağızdan...
Bu adamı tutmak imkansız gibi bir şeydi bizim için, 5cm uzun olmasına rağmen Ömer Erdoğan çocuğu gibiydi adeta bu Makukula'nın.

Dakikalar 8'i gösterdiğinde Makukula kadar Kayseri galibiyetinde rol oynayan bizim Mustafa Keçeli yılların Saidou' sunu kaçırınca rakip ilk tehlikeli şutunu gönderdi bizim kalemize, İvankov iyi çıkardı ama dönen topu yine Saidou indirdi , Zapo- Ömer Erdoğan ikilisi o pozisyonda Makukula'nın başında beklerken genç Ömer Hasan Şişmanoğlu bomboş bir durumda topu kalemize gönderdi ve takımını 1-0 öne geçirdi..

13. dakikada ise beraberliği yakalayabilecek şans elimize yine bir Ali Tandoğan duran topu sonrası geldi, ama bu sefer Ömer Erdoğan yarım metreden topu Souleymanou'ya nişanlayınca ilk pozisyonumuzu kaçırmış olduk..

Dakikalar 25'i gösterdiğinde Veli-Volkan ikilisi yer değiştiler, yani Volkan asıl etkili bölge olan sağ kanada geçti Veli de sola..

29. dakika öyle bir pozisyon yaşandı ki tam önümüzde, televizyondan görünmemiştir muhtemelen ama o anda maç bitti benim için, tabi maçın yanında biten bir isim vardı benim için o da Mustafa Keçeli..

Pozisyon aynen şöyle gelişti:
Zapo pozisyon gereği sola gitmek zorunda kaldı, bizim Keçeli de mantıken ortada Zapo'nun bölgesini boşaltmaması gerekiyor, yani futboldan az-çok anlayan herkes böyle düşünür, ama naptı bu insanoğlu , gitti solbeke yani görev bölgesine,oysa zaten Zapo pozisyon gereği sol bek olmuştu.. Ortada da Mustafa Keçeli yüzünden en az 10 metrelik bir boşluk oluştu..
Üstelik Veli de ordaydı, kimsenin o bölgeye gitmesine falan gerek yoktu yani..

O pozisyonda Ömer Erdoğan'la Zapo bayaa şiddetli uyardılar bizim insanoğlunu, zaten o pozisyonun devamında taç kullanıldı ve Kayseri' nin 2. golü geldi.

Aslında Makukula gibi kulelere hem önden hem arkadan markaj uygulamak gerekir bu tip pozisyonlarda, Ömer sadece arkasından baskı yapmaya çalıştı ve hiç bir işe yaramadı yani..
Makukula verdi sırtını bizim Kaptan'ın kucağına sonrası işte malum, taçtan gol yedik, şaka gibi yani..Buarada Makukula çok fazla kullanıyor elini kolonu, önümüzdeki haftalarda birileri illa çemkirir, hakemlerimiz de daha fazla dikkat etmeye başlarlar bu adama...

34.dakikada Ali Tandoğan sağ kanattan cezasahasına girdi ama final pasını olumlu kullanamadı..

Dakikalar 37'yi gösterdiğinde ise bu kez Sercan buluştu topla cezasahasında, sol ayağıyla bir anlık topa vurma şansı geldi ama o güçsüz ayağıyla böyle bir şut atma cesareti gösteremediğinden topu eveledi geveledi ve Veli'ye aktardı, bı oyuncu da yine sol ayağıyla güşsüz bir top gönderdi ve Souleymanou'da kaldı top..

Devrede Kayseri topa daha iyi basan Furkan'ı alarak başladı oyuna, Ertuğrul Hoca ise Veli'yi bu kez sol geriye kaydırıp Keçeli'yi öne aldı..Zaten Keçeli o bölgede 1 yarı daha oynasaydı Gökhan Emreciksin devre arasında 10 Milyon Euro'luk bir transfer yapardı kesin..

Ayrıca Veli'yi oyun kurma görevi verilmiş olmalı ki kontradan 3'ü yiyene kadar bütün toplar neredeyse bu isimde toplandı..
Veli 48.dakikada bomboş pozisyonda penaltı noktasının üzerinden topu direğe nişanlayınca maç orada koptu işte..
Belki kendi lehimize döndüremezdik ama bu kadar kolay da pes etmezdik..

52. dakikada ise bu kez altıpastan gol şansı Volkan Şen'in ayağına geldi ama o da sol ayağıyla topu be kez tribüne yolladı altı pastan.Gerçi açısı o kadar net değildi ama adam olacak çocuk o topu ordan kaleye göndermesi lazımdı en azından...

55.dakikada ise umutları tüketen golü gördük, Kirita'yla Zapo'ydu galiba anlaşamayıp topu Mehmet Eren'e verenler..Adam da aldı 60 metre sürdü topu, Makukula'ya ise sadece dokunmak kaldı..

Maç anda bitti zaten herkes için, ben bile o golden sonra Kayseri' nin bisküvi sertliğindeki koltuklarından birini kırmışım topuğumla sonradan oturmayı denediğimde farkettim...

60.dakikada Ertuğrul Hoca "Şımarık Kardeşleri" aynı anda çıkarıp ve Batalla ile 92'li Muhammet' i oyuna aldı. Böylece Batalla ortasahanın sağına, Muhammed ise Turgay'ın
yanına geçti..

Bence maçın en önemli kazancı Muhammet'in ilk defa süre alması oldu, 3-0 'dan sonra zaten ondan kimsenin bir şey beklediği yoktu, en azından ayağı alışsın diye düşündü Ertuğrul hoca, bence de en iyisini yaptı..

Maçın ilerleyen dakikaları fazla izlemedim zaten, sesim kısılana dek tezahürat yaptım.

**Sonuç olarak pek bir şey kaybettiğimiz söylenemez, maçtan önce de liderle aramızda 2 puan fark vardı, maçtan sonra da 2 puanlık fark devam etti..
Futbol bu kazanmak da var kaybetmek de ama keşke bu kadar kolay goller yemeseydik de bize yakışan şekilde yenilseydik..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder