Son Dakika!!

Kayserispor maçımızı Ligtv yayın akışına dahil etmiş...
Önce TFF' ye sonra da Ligtv' ye sonsuz teşekkürler...
Ayrıca maç günü ve saatinde herhangi bir değişiklik yok...
Pazar günü 13.30'da oynanacak...

Kayseri Tehlikesi ve Ligtv (!)

Kimse Kayseri' den bahsetmiyor ama adamlar gümbür gümbür geliyor ve bizim sadece 1 puan gerimizdeler...

Önümüzdeki hafta Ligtv yayınımız yok gözüküyor şimdilik uzun bir aradan sonra...

Şansal Büyüka dün akşam maratonda eğer TFF izin verirse biz bu maçı yayınlamaya hazırız dedi, bizim sesimizi kısmak için mi söylendi bu, ya da harbiden maçı yayınlamak istiyorlar mı orasını bilemiyorum...
Ama önümüzdeki haftanın maçı Kayseri-Bursa maçı olacaktır bana göre, umarım Büyüka'nın biz maçı yayınlamaya hazırız sözü havada kalmaz da TFF' ye resmi başvuruda bulunma zahmetinde bulunurlar...

Piskopat Ozan (!)

14 haftanın bilançosu 6 sarı kart ve 1 kırmızı kart...
Orta çalışmaya kısa bir ara verip beynini çalıştırmaya yönelik çalışmalarda bulunsa keşke Ozan İpek...

Arkadaş tamam yeteneğine söyleyecek sözümüz yok ama bu kadar kolay kart görebilir mi bir oyuncu...

Ertuğrul Sağlam kendisini 2 lig aşağıdan aldı verdi formayı ama bu Ozan formayı geri vermek için her şeyi yapıyor nedense...

Hoca zaten ilk 5 haftada oyuncumuz Ozan İpek 4 sarı kart görmeyi başardı diyerek sitemini dile getirmişti daha önce...
Ozan biraz akıllanır gibi oldu hocanın bu demecinden sonra ama son haftalarda yine kopardı kayışı...
Akıllı ol Ozan Akıllı ol...
Bursaspor' un sana ihtiyacı var çünkü...
Tabi senin de Bursaspor'a...

Man Of The Match

Bana göre tartışmasız İvan Ergiç olmalı maçın adamı...

Koştu mücadele etti, top kaptı, uzun top kullandı, mükemmel ara pasları attı...

Zaten golün de pasının o verdi Volkan'a...
Bu adamı Türkiye'ye getirenlerden Allah razı olsun ne diyelim...

Seviyoruz Seni İvan...

Maçın Taktiksel Analizi

Maça Ertuğrul Hoca Batalla'yı kesipi ileride Turgay'ın yanına Sercan'ı alarak başladı maça,Klasik 4-4-2 yani...Ama göbekte Hüseyin'in yerine Kirita'yı tercih etti İvan'ın yanında...
Neeskens ise 4-3-3 görünümlü 4-6-0 gibi bir sistemi tercih etti.Arda'yı allah razı olsun santrafor oynatıp bitirmeyi tercg ettiler ya vallahi helal olsun...Maçtan önce rakipte santrafor kim oynasın diye Ertuğrul hocaya sorsalar sanırım Arda'yı tercih edecektir o da,Bu adamı hiç bir şekilde bu kadar etkisiz hale getiremezdik herhalde...
Galatasaray 35.dakikaya kadar Kewell solda, Keita sağda oynadı, bu dakikada yer değiştiler, ama o da hiç bir işe yaramadı...Hem Tuna hem de Mustafa Keçeli bir an olsun kaybetmediler çünkü konsantrasyonlarını.

Maç boyunca mükemmel tercihler yapan Neeskens 70 dakikada Keita'yı alınca oyundan hepimiz derin bir oh çektik yine,bu adam tam sazı eline almaya başlamıştı ki Hollandalı Hoca yetişti hemen imdadımıza...
Nonda'nın Keita'nın yerine girmesiyle Arda sola,Kewell sağa, Nonda ortaya geçti...Neeskens'in bu hamlesine Ertuğrul Sağlam da Arda'ya önlem olarak maç boyu çok çalışıpmükemmele yakın bir performans gösteren Volkan Şen'n yerine Veli'yi alarak karşılık verdi...
80.dakikada Sercan attığı iki depar sonrasında yürüyemez hala gelince Batalla-Sercan değişikliği geldi anında,Turgay varken Sercan'ı çıkarmak kağıt üstünde yanlış gibi gözükse de, pres yapacak gücü kalmayan Sercan'ı çıkarmaklamüthiş bir hamle yaptı hocamız...Batalla da son 10 dakikada kaptığı 5 topla utandırmadı hocasını...

83.dakika Mehmet Topal'ın yerine Aydın girdi ve Galatasaray 4-2-4'e döndü böylece, Kewell sola,Aydın sağa, Arda da Nonda'nın yanına geçti...Bir kaç dakika sonra Elano girdi Barış çıktı, Elano Sarp' ın yanına hücumcu olarak girdi ama pek bir varlık gösteremedi o da...
Ertuğrul hoca dakikalar 9o'ı gösterdiğinde son hemlesini yaptı ve Galatasaray'ın doldur boşaltlarına karşılık Hüseyin'i aldı oyuna...
Zaten Galatasaray maç boyunca hiç bir şey yapmadı, İvankov da elma toplar gibi topladı bütün topları...

Bursasporumuz:1 Galatasaray:0

Dün akşam Galatasaray müthiş bir presle başladı maça...Hem top yaptılar, hem de bize yaptırmadılar.Galatasaray'ın baskısı sonucunda da biz özellkle ilk 10 dakika devamlı uzun toplarla çıkmak zorunda kaldık savunmadan...
Dakikalar 13'ü gelen gösterirken İvan'ın müthiş şutu ve sonrasındaki üst direk hem bizim üzerimizdek ölü toprağını attı hem derakibin bizden ürkmesini sağladı...
Bu dakikadan sonra oyunu biz yönlendirmeye başladık, önce dakika 26'da Ozan'ın soldan getirdiği topa Volkanbir ıska geçti, hemen 1 dakika sonrasında da bu sefer Volkan sağdan getirdi,vurur gibi yaptı , Gökhan Zan'ı çarşıya, topu da yan ağlara yolladı...
Dönen topta ise Keita 3-4 kişiyi aynı anda geçti, eyvah dediğimiz anda Ömer'in kademeye girmesi sonucuderin bir oh çektik tüm stad...

37.dakikada ise Keita sağ ayağıyla ters taraftan müthiş falsolu bir şut gönderdi kalemize İvankov müthiş çıkardı, yanılabilirim ama Galatasaray'ın ilk şutu bu olması gerekiyor...Burdan dönen topta ise Ozan'ın getirdiği top bu kez üst değil sağ direkten dışarı çıktı.

44.dakikada ise Sabri unutturdu kendini, sağ çarprazdan ceza sahasına girmeden vurdu ama top dışarı çıktı...Galatasaray 40.dakikadan sonra tam baskı kurmaya başlamıştı ki hekem yetişti imdadımıza ve bitirdi ilk yarıyı...


İkinci yarı yine Galatasaray'ın baskısı ile başladı, bu aslında bizim için büyük bir avantaj teşkil ediyordu,Çünkü zaten rakibin en büyük handikapı savunma arkasına atılan toplar, yüklendikçe arkada büyük boşluklar bırakabiiliyorlardı.

Ki nitekim golümüz de böyle 57.dakika İvan Ergiç Volkan Şen'i kaçırdı,sağ çarprazdan ceza sahasına giren Volkan, önce pas vermeyi denedi ama rakip araya girdi, dönen topu ise sol ayağıyla tamamladı ve bizi 1-0 önce geçiren golü attı...

67.dakika da golün aynısı gelişti, yine İvan verdi pası, Volkan sağ çarprazdan girdi, ama bu sefer bencillik yapıp kendi vurdu kaleye,Leo Franco'dan dönen topu İvan tamamlamaya çalıştı penaltı üzerinden, ama rakibe çarpan top kornere çıktı.

77.dakikada İse Franco'yu önde gören İvan topu aşırtmayı denedi ama vuruşu düşüncesiyle paralel doğrultuda olmadığından top kalecide kaldı.

Dakikalar 80'i göstermeye başladığında Galatasaray futbolcusuyla taraftarı aynı anda yenilgiyi hazmedemeye başladılar, koltuklar kırıldı yine rakip tribünde, saha içinde ise Büyük Kaptan (!) hakemle dalaşmaya başladı. O dakikaya kadar mükemmel bir yönetim gösteren Halis Özkahya nedendir bilinmez, ardı ardına saçma düdükler çaldı Galatasaray lehine...

87'de Ozan İpek atıldı, aslından yapıtığı faulun karşılığı bana göre sarı kart olmasına rağmen, çıkan arbedenin faturası da Ozan'a kesilince kartın rengi kırmızıya dönüverdi bi anda...

Futbolcunun üzerine yürüyen Neeskens'i atma cesaretini gösterseydi keşke Sayın Özkahya...

88.dakikada Batalla'nın yine Franco'nun öne çıktığını görüp aşırttığı topu dışında herhangi bir pozisyon yaşanmadı (Galatasaray'ın doldur boşaltlarını saymazsak) ve 90 dakika sonunda gülen taraf biz olduk...

Kamanan Transferi Dedikoduları Üzerine...

MUHAMMET> İSA >> KAMANAN


Sercanlar Volkanlar hep kötü giden sezonlarda umut ışığı oldular bize...
Adrianolar Zunigalar tırt çıkmasa şuan Sercan Tarsus İdman Yurdu' nda İsmail Özgür'le beraber takılıyor olurdu muhtemelen...

Ama şimdi durum farklı, hedefler aniden çok fazla büyüdü, bizi de bekleyen en büyük tehlike bu bence...
2 sene önce hedefi kümede kalmak olan bir takımın bugünki hedefi şampiyonluk veya ilk 2 olmamalı diye düşünüyorum, çok hızlı koşuyoruz, erken yorulmaktan korkuyorum ben açıkçası...

Aslında bizim hedefimiz, ilk 2-3 değil de her yıl 2-3 tane genç adam çıkartmak olmalı bana göre..
Geçen yıl Sercan'ı kazandık mesela, Serdar-Eren kendini gösterir gibi oldu.

Bu yıl ki hedefimiz ise Serdar-Eren'i tam manasıyla kazanmak, bu oyuncuların yanına da Muhammet gibi, İsa gibi, İsmail Haktan gibi belirli yetenekleri olan genç adamları A takım seviyesine çıkarmak olmalıydı... İşte o zaman başka takımların çöplüklerinden medet ummmazdık...


Tabi bunlar benim düşüncelerim, ama keşke bu yükselişimiz planlı bir çalışmanın ürünü olsaydı...
Hocamızın ve de genç oyuncularımızın arkasında günlük başarı amacı gütmeden durabilseydik keşke...


***Kamanan gelirse bizim takımda mutlaka iş yapacaktır, servis yapabilecek adamlarımız var çünkü elimizde, Sercan'la çok iyi ikili de oluşturabilirler, ama Kamanan yerine Muhammet Demir ya da İsa Bağcı ikilisinden biri oynasa çok daha faydalı olacaklardır, belki bu sene idare ederler ama seneye bu takımı taşıyan adamlar seviyesine yükselip, uzun yıllar hizmet edebilirler bize, ya da iyi paralar kazandırabilirler...

14. Hafta Rakibimiz: Galatasaray

Bayramın birinci günü oynanacak bu maç yine bizim için çok önemli...
Bir takımın hedefi olunca hangi maç önemsiz olur ki zaten...
Ama eğer biz bu yarışta varız diyebiliyorsak bu tip maçlara da mutlaka galibiyet parolasıyla çıkıp, ve bu amaç doğrultusunda mücadelemizi sahaya koymak zorundayız...

Bence Galatasaray'ın kadro kalitesi ligimizin çok üzerinde...
Düşünüyorum da, Brezilya milli takımıyla dünya kupasında yer almasına kesin gözüyle bakılan Elano'ya bile burun kıvırılıyor...
Hala sisteme Elano'yu monte edemedi Rijkaard, tek, belki de en büyük başarısızlığı bu oldu kendisinin...
10 numarada denedi, ileri 3'lünün sağında denedi ama henüz verim alamadı Galatasaray takımı bu yıldız oyuncudan...
Bizim maçta oynayıp oynamayacağı de belli değil...Ama büyük ihtimal oynamaz...

Çünkü Rijkaard Fenerbahçe maçı sonrası eleştirilerden midir nedir, 4-3-3'ünü daha defansif moda soktu...önceden 2 çift yönlü ortasahanın önüne Elano-Arda ikiliisnden birini koyuyordu hücumcu olarak şimdi ise Mustafa Sarp'ı ya da Mehmet Topal'dan birini bu ortasahaların gerisine ön libero olarak yerleştiriyor...

Türkiye şartlarına daha uygun bir sistem aslında şimdi oynatmaya çalıştığı...
Ama böyle olunca da elindeki malzemeden tam olarak yararlanamamış olacak Hollandalı Hoca, ters skorlarlar geldikçe bu konuda da eleştirilecektir, umarım Rijkaard sözleşmesinin sonuna kadar kovulmadan kalabilir ülkemizde, ondan herkesin öğreneceği çok şey var çünkü...

Galatasaray takımının hücum hattı her ne kadar güçlü ise savunma hattı da o kadar vasat bana göre...En zayıf noktaları önce Servet-Gökhan Zan tandemi, sonra da kalecileri Leo Franco bana göre...bizim de bunları iyi analiz edip ona göre bir oyun şablonu oluşturmalıyız...

Savunma arkasına iyi top atabilen (Batalla-Ergiç) ve de aralara iyi koşular yapabilen (Sercan-Turgay-Volkan ) oyuncuların varsa Galatasaray takımına çok rahat gol atabilirsin...
En formsuz zamanında Beşiktaş bile Serdar Özkan'ın savunma arkasına koşularıyla 3 -4 pozisyon buldu, biraz becerikli olsa daha ilk yarıda bitirebilirdi Galatasaray'ın işini, beceremedi, sonra da zaten ardı ardına golleri yiyip 3-0 mağlup oldular...

Leo Franco yan toplarda en az bizim İvankov kadar sıkıntılı, oyun konsatrasyonunda sorunları varmış izlenimi yarattı bende...
Ufuk'a güvenilse çok daha iyi olacaktır, hem Galatasaray hem de Türk futbolu için...

Galatasaray'ın hücum hattını ise saymaya gerek yok zaten, Nonda cezasahası içinde yakaladım mı affetmiyor, tek santrafor o kullanılıcaktır, Baros da olmayınca başka alternatif kalmıyor zaten ellerinde...

Kanatların birinde Arda banko, diğerinde de Kewel ya da Keita'dan birisi oynayacaktır muhtemelen...Bu adamların 3'ünün de bireysel yetenekleri çok üst düzeyde, oyuncularımız birebirde yakalanmamalı , aynı Fenerbahçe'nin yaptığı gibi 2'li hatta 3'lü sıkıştırmalar uygulamalıyız, aksi taktirde zaten bu adamlar topu ayaklarına rahat aldıkları anda yapacak bir şeyiniz pek kalmıyor faul yapmaktan başka...

O yüzden mutlaka Ertuğrul Hoca Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı 3-1 yendiği maçı defalarca izletmeli oyuncularına...

Galatasaray'ın artılarının yanında eksileri de çok fazla çünkü...

Alternatifi Olmayan Adam (2)

Bu yıl bana göre takımımızda yoklukları en çok hissedilecek iki isimden biri ALi Tandoğan...
Diğeri de tabiki Dimitar İvankov...

Ali bu hafta oynanacak Galatasaray maçında sarı kart cezası nedeniyle oynayamayacak, yerine bir kaç aday var ama hiç birinin Ali'nin performansına yaklaşabileceği umudunda değilim şahsen ben...O bölgede 1.tercih Tuna Üzümcü, 2. Zapo 3. ise Veli...tabi bana göre sıralama, hoca maç günü bu üçlüden birini oynatacaktır...

Her kim oynarsa oynasan terinin son damlasına kadar mücadele edeceğinden şüphem yok ama hiç birinin de Ali'nin verimliliğinde olabileceğini zannetmiyorum...

Taraftar Sercan ve Volkan'dan özür bekliyor

Bursasporum.com forum alanında Sercan'nın son model aracıyla 260 km hız yapması üzerine Bursasporlu taraftarlar Bursaspor Kulübü Basın Sözcüsü Ferruh Nayman'nın yerine Sercan ve Volkan'dan özür bekliyor.

Ayrıca taraftarlarımız, son dönemde İstanbul'un 3 ayrıcalıklı takımı için "Büyük takım" söylemlerinde bulunan bazı futbolcularımızın Kaptan Ömer Erdoğan aracılığı ile bu söylemlerinin bir daha olmayacağı yönünde açıklama bekliyor.

Bursasporum.com (YÖ)

Siz Ne Anlarsınız ki Kardeşlikten (!)

Şike Kardeşiliği (!)

Dün yayınlanan Milliyet gazetesinde Almanya' daki şike operasyonuyla ilgili,
şaibeli maçlar arasına Ankaraspor-Bursaspor maçının da girmesi sonrasında bizim Ankaragücü ile kardeşliğimizden haberi olmayanlar, Ankaraspor'u bizim kardeşimiz ilan etmişler...
Sonradan internet sitesindeki başlık değişti ama gazetede aynen yukarıdaki gibi büyük puntolarla Şike Kardeşliği (!) yazmış herifler, sonra biz Kahpe Lan Bu Bizans diyince ayıp etmiş oluyoruz...


Galatasasaray maçı var yaa önümüzde, etten püften haber yapacaklar bizimle ilgili,
Sercan da bir kaç kere daha gider gelir maça kadar Galatasaray'a...
Daha bakmadım bugünün gazetelerine, ama kesin vardır yine yalandan haberler (!)

Şike soruşturmasına bizim maçın girme sebebi ise, bize yüksek miktarda bahis oynanmış olması...
Ama sonuçta Ankaraspor o maça çıkmadan önce yanlış hatırlamıyorsam 6-7 haftadır kazanamıyordu...
Bizim de çok formda olduğumuz, ilk defa Avrupa şarkılarının söylenmeye başlandığı bir döneme denk geliyor o maç...

Ben bu soruşturmadan alnımızın akıyla çıkacağımızı düşünüyorum...
Zaten 3 İstanbul takımının da şaibeli maçları varsa, dosya Türkiye'ye gelmeden biryerlerde muhtemelen kaybolur...Bu soruşturmadan da pek bir şey çıkmaz yani...

Hüseyin Çıktı Böyle Oldu (!)

Yerel basınımızda maçı yorumlayan abilerimizin ortak görüşüydü bu, onlara göre Antep'ten 3 puanla dönmemizin anahtarı Hüseyin- Kirita değişikliğiymiş...

Hem onaylıyorlar hocayı, alttan alta da eleştiriyorlar kendilerince...
Tamam Hüseyin çok üst düzey bir ortasaha oyuncusu değildir ama çok iyi bir önliberodur....

Hüseyin'in de artıları vardır Kirita'nın da...
Bizim asıl ihtiyacımız olan ise bu iki adamın da özelliklerine sahip bir oyuncudur...

Kirita Hüseyin'e göre daha tempoludur, hücuma daha fazla katkı sağlar, duran toplarda gözü daha karadır, cezasahası çevresinden sert şutları vardır, bütün takım uyuduğunda sonuca isyan edip takımı ateşleyebilir...

Ama bir o kadar da dengesiz bir adamdır, kasabın tekidir, heran takımı eksik bırakabilir...
İ.B.B maçında oyuna son 10 dakika girmesine rağmen 2 kişiyi sakatlama becerisine sahiptir...
Ya da gazozuna oynanan bir hazırlık maçının son saniyesinde gözünü kırpmadan atılabilir...onun için bu çok normal bir olaydır...(örnek: Eskisehir maçı)

Hüseyin ise sadece savunma yapar, ben hiç şut denediğini hatırlamıyorum şahsen, kafa toplarında etkilidir ama onun da savunmasını iyi yapar...

Bu yıl alıştık duran toplardan gol atmaya, çok da etkili kullanan oyuncularımız mevcut ama ben hiç Hüseyin'in rakip cezaalanına gidip kafa vurduğunu hatırlamıyorum şahsen...

Ama rakiplerimizin bize kullandığı duran toplarda ya da kornerlerde, savunmamızdan o toplara ilk vuran Hüseyin olur her zaman...

Hüseyin'in bilekleri daha yumuşaktır Kirita'ya göre, tek topu daha iyi yapar, özellikle baskı altında pas yüzdesi daha yüksektir...top kapma olayında da daha ustadır...

Mental olarak da daha Kirita'ya göre tam zıt bir adamdır...
Sakin bir kişiliği vardır, mesela bu yıl henüz sarı kart bile görmemiş, geçen yılı 12 sarı kartla kapatan bir adamın bu konuda kendini geliştirmiş olması da ayrı bir ayrıntıdır...


*** Tabi Ertuğrul Hocanın kararına da sonuna kadar saygılıyım bu konuda,
Kirita gibi bir deli(!) yerine Hüseyin gibi bir akıllıyı(!) seçmesi çok da kötü bir tercih değildir...

Ama ben olsam "deli olanı" tercih ederdim herhalde...:)

Gaziantepspor:0 Bursasporumuz:1

Çok stresli bir maçtı bizim için...
Antep iyi başladı maça, ilk yarıda golü bulsalar maçı çevirebilir miydik diye soruyorum kendime de , çok zor olurdu herhalde...

Maçtan önce yazmıştım Ertuğrul Hoca " 1 Puan Bizi Kesmez" diyerek ayak yapıyor diye...beni de yanıltmadı hoca ve takım, Antep'e önce yenilmemek için gittiğimiz daha ilk dakikadan belli oldu zaten...Ki bence de hoca sonuna kadar haklıydı, sonuçta Antep yabana atılacak bir takım değil, olası bir mağlubiyette şehirden yükselecek çatlak sesleri de tahmin edebiliyorum az çok...

65.dakikada Olcan'ın atılması o dakikaya kadar uyku modunda olan takımımızda İvan Ergiç ve Batalla'nın da daha fazla boş alan bulup, etkili olamalarıyla beraber bir galibiyet isteyen takım havası oluştu...

Nitekim 70. dakikaya kadar o 7-8 dakikalık bir zaman aralığında ikisi Batalla biri Ergiç olmak üzere 3 pozisyon bulduk...
80. dakikada Kirita girdi oyuna ve Mahmut' un da ikramıyla golü buldu kendisi ilk topla buluştuğu anda...

Golden sonra yine galibiyeti koruma psikolojisi ile geriye çekilme oldu takımımızda, Antep de biraz şuursuzca da olsa üzerimize geldi, Batalla-Veli değişikliği de skoru koruma adına yapılan bir hamleydi zaten...

Ben Sercan'la kontra bulup ikiyi bulacağımızı düşünüyordum ama hazır değildi o da...
Bidiğimiz Sercan yani sahada...

Neyse Galatasaray maçına kadar toparlanacağını ümit ediyorum...

13. Hafta Rakibimiz: Gaziantepspor (2)

Uzun zaman sonra ilk defa tam kadroyuz bu hafta...
Tabi artık çekik gözlüyü eksik olarak görmüyorum...

Kalemiz ve savunma dörtlümüzde herhangi bir değişiklik olmayacağı kesin gibi bir şey...
Gerçi Dardanel' le oynanan hazırlık maçında Tuna-Serdar Aziz ikilisi mükemmele yakın oynadılar, bu da bizim için bir avantaj, Zapo-Ömer ikilisinin de motivasyonunu bir kat daha arttıracaktır...

Savunmanın solunda Yenal iyileşmesine rağmen, kadroya alınmamış, Mustafa Keçeli de banko gözüküyor şimdilik, Ozan İpek denendi o bölgede ama bana tutmayacak gibi geldi o olay...
Çünkü Ozan her ne kadar güçlü bir oyuncu olsa da beli çok kalın, Dardanel' e karşı sırıtmadı ama çabuk bir kanat oyuncusu Ozan'a çok zor anlar yaşatabilir...

Orta sahanın ortasında Hüseyin- Ergiç ikilisi bozulmayacaktır muhtemelen...
Onların önünde Batalla da banko...Ama diğer 3 isim kim olacak çok merak ediyorum doğrusu...

Veli- Volkan- Turgay- Sercan- Ozan İpek 5' lisinden 3'ü tercih edilecek, Sercan'ı da bankolar arasına yazabiliriz aslında, geriye kalıyor 4, Turgay'ı da kesmez Ertuğrul Hoca, geriye kalıyor 3 isim ve 1 forma...

Son kararı hoca verdi mi bilmiyorum, iyi bir Volkan Şen çok güzel şeyler yapabilir aslında ama Volkan'ın da sağı solu hiç de belli olmuyor...
Özellikle Volkan'ın ben genelde sağ çizgide oynaması taraftarıyımdır ama bu maçta Serdar Kurtuluş'un ağırlığına karşılık sol çizgide de yıldızlaşabilir...

***Ne olursa olsun da 3 puan bizim olsun, sezon başından beri ilk defa bir maçtan önce bu kadar tedirginlik var üzerimde, futbolcularımızın üzerindeki baskıyı ise tahmin edemiyorum...

Hedeflerin bir anda büyümesi çok etkiledi takımımızı bana göre, umarım bu baskılı dönemi az hasarla atlatabiliriz...

13. Hafta Rakibimiz: Gaziantepspor

Bursasporumuz bu hafta sonu Gazianptep deplasmanına gidiyor...
Rakibimiz belki de ligin en dengesiz takımı, tam ben Tabata gitti Antep bitti
diye düşünüyordum ki adamlar namağlup Fenerbaçe'yi yendiler sürpriz bir şekilde...
Ardından da gittiler Sivas'tan 3 yediler....Harbiden dengesiz bir takım bu Antep...

Aslında kadro olarak ligin ortalama üstü takımların kabul edilebilir.
Fakat lig başladıktan sonra gelen Jorginho ve Linz kendilerinden beklenen katkıyı koyamadılar henüz...

Takımı ise Antep'e çabuk uyum sağlayan başka bir Brezilya'lı Julio Cesar sırtlıyor...
Bu adamın etkili şutlar attığı düşünülürse bu hafta İvankov'a yine çok iş düşecek anlaşılan...

Neyse kaleden başlayalım, Mahmut Bezgin var burda, beklenmedik bir şekilde kaptı formayı bu genç adam,
Kendisini ilk 2 ya da 3 sezon önce Bursa'daki bir maçta Oğuz Dağlaroğlu'nun yerine oyuna girdiğinde izlemiştim ve bu çocuk varken
Oğuz'un ne işi var bu takımda diye geçirmiştm içimden, Mahmut yanıltmadı beni ve sonunda kaptı formayı...
İnşallah bir daha bırakmaz ve de kafasını kullanıp İstanbul'dan uzak durur...

Savunmanın sağında tanıdık bir isim Serdar Kurtuluş kaptı sonunda formayı Couicero'dan...Bu adamın gelişimi açısından oynaması gerekiyor öncelikle...
Zaten Mehmet Yozgatlı'dan bu yaştan sonra sağ bek yaratmak hayalcilik olurdu, hoca inadından çabul vazgeçti, tebrik etmek gerek...
Ama Serdar da sağ bek oynamak için yeterli çabuklukta bir adam değil, oraya genç Cenk'i kısa sürede monte edecektir Couicero...Kendisi genç oyuncularla çalışmayı seven bir teknik adam, zaten Portekiz u17 takımını çalıştırmışlığı bile varmış...

Savunmanın solunda yine ligin üst düzey sol beklerinden İvan oynuyor, burda da Olcan ısrarı vardı sezon başında,ondan da çabuk vazgeçtiler...
O da iyi bir gelişme Antep adına...

Savunmanın ortasında ise Deumi-Julio Cesar olarak ideal ikili yakalanmış durumda ama bu adamların da teknik kapasiteleri sınırlı, pres altında kolay hata yapabiliyorlar...
Ayrıca pozisyon hataları yapabiliyorlar zaman zaman, değerlendirilmesi gerekiyor bunun da...

Orta sahada defansif olarak benim çok fazla beğendiğim
ve kesin İstanbul'a transfer yapar dediğim Murat Ceylan oynuyor...
Geçen transfer döneminde İsmail ve Tabata'dan çok daha önce farkedilmesi gerekiyordu bu adamın...
Bunu Demirören'in Antep'e bir diğer kıyağı olarak görüyorum...
Zurita'nın sakatlığı devam ediyormuş, Murat'ın yanında Olcan oynar herhalde...
Bu göbek de biraz fazla yumuşak olur...belki Hakan Bayraktar da değerlendirilebilir...

Ortanın sağında Mehmet Yozgatlı ya da Ahmet Ari oynar, Mehmet de bir türlü uyum sağlayamadı Antep'e...
Zaten o da oynasa çok daha üst sıralara tutunmuştu takım...

Ortanın solunda ise duruma göre Erman Özgür ya da Olcan Adın değerlendirilir...
Erman oynarsa o kanat da savunma yönünden Antep'in bir başka zayıf noktası olacaktır...

10 numara pozisyonunda ise Jorginho tercih edilir, onun önünde de Julio Cesar...
Beto ve Linz de tercih edilebilir ama bu adamların Couicero'yla bir türlü dokuları tutmadı...
İkisi de süperlig'de çoğu takımda oynayabilecek kapasitede adamlar...
Beto'nun sezon başında bize gelme ihtimali vardı,belki devre arasında gerçekleşir bu transfer...

İyi Günde Kötü Günde Derken...

İyi günde kötü günde derken neyi kastetmişsiz bu devre arası görücez sanırım...

Derste önümüzdeki 4 maçı yazıp sıraya www.bursasporum.com' un devreyi kaç puanla kapatırız isimli yarışması vesilesiyle bir tahmin yapayım dedim de görüntü pek net değil gibi duruyor bizim için...Şuan 23 puandayız ve Ankaraspor'dan alınacak 3 puan ile olacak 26...

Öncelikli hedefimiz 30 puan sınırına ulaşmak olmalı, bunda da Antep'e yenilmemek çok önemli...3 puan gelirse mükemmel olur ama öncelikli hedefimiz yenilmemek olmalı bence...
Ertuğrul Hoca gerçi maçtan önce 1 paun bizi mutlu etmez dedi ama halk tabiriyle "ayak yaptı" gibi geldi bana...:)
Sonuçta hocasın ve büyük hedefler koyuyorsun, sen oyuncularına beraberliğe yatıcaz diyemezsin...


Neyse asıl anlatmak istedğimin dışına çıktım biraz...

Önümüzdeki 4 maç şu şekilde sırasıyla...

Gaziantep, Galatasaray,Kayseri ve Beşiktaş...

Ve bu 4 maçın 3' ü deplasmanda yine...
İçerideki tek maçımız Galatasaray ile önümüzdeki hafta...
Ve bana göre Galatasaray ligin tartışmasız en iyi kadrosuna sahip...

Bu tabloya bakıldığında 4 maçta da "0" çekme olasılığımız bile var...
Sonuçta oynadığımız oyunun adı futbol ve ne olacağını önceden kestirmek çok güç...

5 maç üst üste kazandığımızda her şey çok güzel toz pembeydi, eğer 5 maç üst üste kaybettiğimizde de takımımızın özellikle de hocamızın arkasında yine bu kadar güçlü durabilecek miyiz...

İşte Bursa'nın ve Bursasporlu' nun asıl sınavı bu...

Bekleyip görmekten başka yapabileceğimiz bir şey yok şimdilik...

Mutlu Yıllar Sanaaa....:)

İyiki Doğmuşsun hocam...
İyiki Bursasporlu olmuşsun...:)

Nice mutlu, nice yeşil-beyaz yıllara...

Adam var dünyasında yüksek dağlar yaratmış
Kimisi yarı yola gelmeden havlu atmış
Adam var göstermelik gürlemez ama eser
Adam var adam gibi harbiden
Genç bir adam tanıdım gereği kadar kibar
Reise gösterilir ancak böyle itibar

Adamlık şahsiyettir fazlası meziyettir
Toplumda adam olmak büyük mesuliyettir

Adam var fitne fesat ama ön safta durur
Belli etmez izini kaypak zeminde yürür
Adam var harcı alem
Adam var kalbi dürüsttür

BİR ADAM TANIYORUM DİKİLMELİDİR BÜSTÜ

Bunlardan Adam Olursa...

Sercan Yıldırım ile Volkan Şen ayrı ayrı arabalarda,
video'yu çeken ise Volkan, ve kendisi kankasının yanında aşırı hızdan korktuğu her halinden belli,
Sercan ise kankasıyla saatin gece yarısını geçtiği bir zamanda son model arabalasıyla yarış halinde....

Her zaman söylerim paranın yüzü tatlıdır, parayla değişmeyecek adam çok azdır diye,
bu genç kardeşlerimiz de beni yanıltmadılar ve bi kaç sene öncesine kadar tesislere otobüsle gidip geldiklerini unutup son model arabalarıyla sidik yarıştırıyorlar otobanda...

Bursa' da bir milyona yakın çocuk var onların bulunduğu yerde bulunma hayaliyle yanıp tutuşan ama bu adamlar değerini anlayamıyorlar işte o kutsal formanın...

Gidip bir Okan Yılmaz abileriyle konuşsunlar da belki biraz ders çıkarırlar bazı şeylerden...
Ama bu kafayla giderlerse ben adam olabileceklerine ihtimal vermiyorum, ama inşallah yanılırım...

A2 takımı üzerinde...

Maçın tekrarını izledim de maç baskılı oynayan bizim takım, pozisyonlara girip goller atan yine bizim çocuklar...
Son 5 dakikada nasıl böyle yürüyecek halleri kalmıyor anlamak güç...
Bunda hoca Tahsin Tam'ın da payı büyük...
Kalecimiz zaten evlere şenlik...
Savunmamız da Anıl Sarak oynuyor 1.90 boyuyla, o da sezon başı kampına katıldı ama ondan pek bir cacık olacağını zannetmiyorum...

Bir de sezona şampiyonluk parolasıyla Başladık şaka gibi...
Oynayan çocuklara bakıyorum geneli 91-92 doğumlu, yani geçen yılın DSGL takımı, İçlerinde 1-2 tane 90 doğumlu adam var, 1-2 tane de 93 doğumlu....
Lider olan Beşiktaş'a bakıyoruz 87 doğumlu Can oynuyor ileride,
Geride de başka bir 87 doğumlu Gökhan...
Ayrıca U17 de U19 oynayan çocuklar da değerlendiriliyorlar burada...
Galatasaray'a bakıyoruz, Serkan Kurtuluş, Alparslan Erdem, Emre Çolak, Serdar Eyilik gibi A takıma zaman zaman çıkıp inen çocuklar sahaya çıkıyorlar...

Ama bizim A takımda şans bulamazlarsa burda oynayıp maç eksikliklerini giderirler dediğimiz hiç bir oyuncumuz yok ortalıkta....
Ee böyle olacaksa niye katıldık ki biz bu A2 ligine, boşu boşuna bu kadar masraf...

Sakatlıktan çıkan genç oyuncularımızın (Eren-Serdar-Sercan) burada oynamalarını bekliyordum ben...
Mesela Glasgow'dan İsa Bağcı diye bir adam geldi, referanslar falan müthiş, ee nerde bu adam...
Tahminime göre A2 hocası Tahsin Tam oynatmıyor çocukları onla idmana çıkmıyorlar diye, çünkü Eren de girmiş geçen hafta kadroya ama 60'tan 70'ten sonra alıyor ancak oyuna...

Yok Artık Çocuklar...

A2 Ligi: Bursaspor 3-3 Boluspor

Buraya kadar herşey normalmiş gibi gözüküyor ama işin ilginç tarafı maçın son 5 dakikasına 3-0 galip giriyoruz ve maç 3-3 sona eriyor...

Maçın bu akşam tekrarını izleyip olay nasıl gelişmiş görmek lazım...

Buarada A2 takımımızda A takımla idmanlara çıkan hiç bir oyuncu görev almamış maçta...
Serdar Aziz, Eren Albayrak, Muhammet Demir, kaleci Ceyhun, İsa Bağcı ilk aklıma gelen isimler...
Ayrıca u19 milli takımızda yıldızlaşan İsmail Haktan Odabaşı da oynamamış...

Ama sezon başı kampına katılan Anıl ve Emre Pehlivan 90 dakika sahada kalmışlar...

Ziraat Türkiye Kupası'nda C Grubu'ndayız!

C GRUBU

Bursaspor
Sivasspor
Denizlispor
Giresunspor
Tarsus İdmanyurdu

Çekilebilecek en iyi kurayı çekmişiz...
Bu gruptan 4'te 4 yaparak lider çıkalım da bari biraz para kazanalım...


1. Torba' dan Sivasspor'un gelmesi ayrı fırsat bizim için...
Diğer takımlar ise 3. teknik direktörü getiren Denizlispor (ki bence maça kadar Hakan Kutlu kalır mı orada, o da belli değil)

Giresunspor'da Halil Zeybek kiralık olarak oynuyor orada,
aynı zamanda Bursalı eski oyuncumuz İsmail Güldüren ve de yine biz de 2 ayrı dönemde görev yapmış Volkan Bekiroğlu orada görev yapıyor...Ayrıca küme düşmeden önce her yıl sabırla adam olacak diye beklediğimiz Fatih Şen de orada...
Tabi bir de kısa bir dönem formamızı terleten Korhan Özen Giresun'da.

Tarsus'da da İsmail Özgür kiralık oynuyor bu sezon...
Patlama yapması beklenen bir pırpır golcülerdendi İsmail,
Sercan'dan daha önce kaptı aslında formayı ama devamını getiremedi...
Tarsus' a giderken "Seneye yeni transfer olmuş gibi bomba gibi dönüş yapıcam" diye açıklamalarda bulundu ama benim pek ümidim yok o konuda...

Son yıllarda Bursaspor'dan alt liglere kiralık gidip de dönen hiç bir oyuncu hatırlamıyorum, İsmail de dönebilir mi bekleyip görmek lazım...
Ayrıca Tarsus'u eski kaleci Antrenörümüz Nevzat Dinçbulak çalıştırıyor.

Fikstürümüz de şu şekilde...

23 Aralık 2009 Çarşamba
GİRESUNSPOR -BURSASPOR

10 Ocak 2010 Pazar
BURSASPOR BAY

13 Ocak 2010 Çarşamba
BURSASPOR - TARSUS İDMANYURDU

17 Ocak 2010 Pazar
DENİZLİSPOR-BURSASPOR

27 Ocak 2010 Çarşamba
BURSASPOR - SİVASSPOR

Sen de mi DE NİGRİS (!)

Buraya ne zaman bir şeyler yazmaya niyetlensem, sabah sabah ölüm haberlerini okuyunca bütün hevesim kaçıyor...

Önce Enke "Niye be Enke" dedirtti bana...
Tam sınavlarım bitti birşeyler yazayım dedim baktım bizim Hikmet Şahin de vefat etmiş...
Hadi dedim hem Hikmet Şahin hem de Enke yazıları üst üste gelmesin, okuyunca moralim bozulmasın, yazmıyım buraya zaten üstünden iki gün geçti...

Önceki gün de Ankaragüçlü kardeşlerimizin asırlık çınar dediği Veli Necdet Arığ amcamızın 14 Kasım 2009 sabaha karşı vefat ettiği haberini okudum, Veli amcayı tanımıyordum ama onunla ilgili yazılanları okuyunca biraz içim burkulmadı değil...
Onunla ilgili bir şey yazmayı düşündüm ama baktım yine iki ölüm haberi üst üste gelecek hadi dedimyine neyse...


Bu sabah da okula gitmeden önce bizim dün oynanan Çanakkale Dardanel maçını izledim, tam bir şey karalamak için klavye başına geçtim ki, gördüğüm ilk haber De Nigris kalbine yenik düştü...Futbolculuğu çok beğendiğim, geçen devre arası Bursasporumuza gelmesi için forumlarda bi taraflarımı yırttığım bir adamdı...
O da Enke gibi çok genç yaşta veda etti hayata...
Hatırladığım kadarıyla Ankaragücü'nden ayrılırken kalp rahatsızlığı nedeniyle futbolu bıraktığı söylenmişti, kendisini Larissa kadrosunda görünce de şaşırmıştım oldukça...
Arkadaş madem rahatsızlığın var ne diye zorluyorsun şansını...
Oynadığın takım da afedersin ama 35'lik Tümer'in yıldız olduğu Larissa...

Sonuç olarak 3 değerli adam artık yoklar futbol dünyasının içinde...
Hepsinin toprağı bol olsun mu denir ne denir...

Bursasporumuz:1 Çanakkale Dardanelspor: 0

Lige verilen arayı yine bir hazırlık maçıyla değerlendirdik bugün...
Bursasportv'de yayınlanmasına rağmen online izlerken internet bağlantımın gidip gelmesinden dolayı henüz izleme fırsatım olmadı maçı...
Bursasportv maçın tekrarını video halinde yayınlayacaktır, oradan izleyip gözüme takılan bir şey olursa tekrar bi maç yazısı yazmayı düşünüyorum...
Ama gidenlerin söylediğine göre çok zevksiz bir mücadele olmuş...
Golümüzü 57. dakikada Tuna kaydetmiş...
Golün gelişimi ise yine bir korner, yine bir Ali Tandoğan kesmesi...

Maç hakkındaki güzellikler ise benim merakla beklediğim Sercan-Serdar Aziz ve Eren Albayrak gibi sezon başı kampına katılmayıp U19 milli takımımızda görev yapan oyuncuların sonunda forma giyebilecek duruma gelmiş olmaları...

Serdar'ı milli takım doktorları sakatlığı dolayısıyla eve gönderdiler ama adam Ümit Milli takımın maçından 1 gün sonra hazırlık maçında oynadı...
Bu işte bir terslik var ama anlamadım şahsen...

Ya milli takım doktorları sallamadılar çocuğu hadi sen dön memleketine dediler, ya da Serdar gaza gelip Ertuğrul hocaya kendini gösterebilmek adına sakat sakat gazozuna bir maçta riske attı kendini...

Kafamdaki soru işaretleri aslında Ümit milli takımda stoper Serdar Aziz'in sakatlığından sonra kadroya santrafor Burak Çalık'ın çağrılmasıyla oluşmuştu...
O da tartışılması gereken bir konu ama neyse...

Sercan: Sıkıldım Artık!!!

Sercan hakkında gün geçmiyor ki "balon haber" çıkmasın...
Adam kaç haftadır sakat, ama İstanbul basını bıkmadan usanmadan daha doğrusu " başka haber bulamadıkça" Sercan'ı atıveriyorlar ortaya....

Daha hafta başında Fanatik gazetesinde hafta başında çıkan haberi paylaşmıştım, adamın maçta oynayıp oynamadığını takip etmeden, bi taraflarından uydurup duruyorlar işte...

Aziz Yıldırım ve Adnan Polat' tan korkuyorlar artık, Sercan'ın ağzından yapmaya başladılar...Sercan birgün Fenerli oluyor bir gün Galatasaraylı...

Önümüzde Galatasaray maçı var yaa, artık maç gününe kadar susmaz bu kendinilerini hala gazeteci sanan herifler...
Sonra da Sercan 17. haftaya kadar Beşiktaşlı olur...

Bunlar her zaman olan şeyler...
İstanbul yerel basını işte, birilerine yaranma uğruna Anadolu takımlarımızı küçükmüş gibi gösterip duruyorlar...

Hikmet Şahin vefat etti!

Bir kaç gün önce silahlı saldırıya uğradığının haberini okumuştum ama durumunun bu kadar ciddi olduğunu tahmin etmiyordum doğrusu...

Kendisiyle iki yıl kadar önce tanışıp sohbet etme fırsatım olmuştu...
Lösemili ufak bir kardeşimizi yaşatabilme umuduyla başlatılan yardım kampanyasına bizim de katkımız olsun diyerekten , konuyu da Büyükşehir'in en yetkili kişisi belediye başkanımız Hikmet Şahin'e aktarmak istemiştim...

Randevu falan da almadan gittik bir arkadaşımla, makamında ziyaret ettik Hikmet başkanı, çok sıcak karşılamıştı bizi, çok da güzel dinledi, sonradan da yüklü miktarda para yardımında bulunmuştu Allah razı olsun...

Şu an ne o ufak kardeşimiz hayatta ne de Hikmet abimiz...
İkisinin de mekanı cennet olur inşallah...

Araya kısa bir ara (!)

Sercan Yıldırım umut saçtı

Kalçasında iltihap olduğu için Belediye ve Antalya maçlarında takımını yalnız bırakan, önceki gün ise Gençlerbirliği karşısında son 20 dakikada sahaya çıkan Sercan Yıldırım, umut dolu açıklamalarda bulundu.

Artık tamamen iyileştiğini belirten genç futbolcu, Bursaspor’un yeniden çıkışa geçeceğini belirtti. Sercan, “Her takım yenilebilir. Biz kaliteli ve güçlü bir ekibiz. Taraftarımızın desteğiyle zirvede yeniden iddialı konuma geleceğiz” dedi.

http://fanatik.ekolay.net/Sercan-Yildirim-umut-sacti_3_Detail_244_152168.htm

Yaa bu Fanatik gazetesi harbiden dalga geçiyor insanlarla... Millet de hale bu adamların yaptığı haberlere inansın...
Yok efendim Sercan onu dedi Sercan bunu dedi...
Sercan aşağı Sercan yukarı(!)

***Buarada bazı arkadaşlar haberin neresinin kolpa olduğunu anlayamamış olabilirler...Sercan Gençlerbirliği maçında 18'de bile yoktu...
Bunlar 20 dakika oynadı falan yazmışlar...

Takıma İzin , Bize de İzin...

Takımımız 5 gün izinli


Lige verilecek ara nedeniyle teknik direktörümüz Ertuğrul Sağlam oyuncularına 11 Kasım 2009 çarşamba gününe kadar izin verdi.

11 Kasım 2009 çarşamba günü Özlüce Tesisleri`nde toplanacak olan takımımız Gaziantepspor maçının hazırlıklarına başlayacak.

(www.bursaspor.org.tr)

Takımla beraber biz de 5 gün izine çıkıyoruz...

Malum öğrencilik, sınavlar geldi çattı kapıya...:))

Bursasporumuz: 1 Gençlerbirliği :2

Gerçekten beklenmedik bir mağlubiyet aldık...
Gençlerbirliği bizden daha fazla istedi, daha fazla mücadele etti ve de hakkı olan 3 puanı alarak döndü evine...

Maça Gençler gerçekten fırtına gibi başladı, Hurşit'in direkten dönen topu bizi biraz canladırdı ve de attığımız gole kadar bizim üstünlüğümüz devam etti...
Biz gol atınca da Gençler oynamaya başladı bu sefer, biz ise yine izleme moduna geçtik...

Eğer o Turgay 39. dakikada yarım metreden 7 metrelik kaleye golü atabilse maç o dakikada kopabilirdi....Zaten hemen ardından golü yedik...
İvankov'un öyle bir gol yemesini beklemiyordum gerçekten...

İkinci devre ise biz şuursuzca saldırmaya çalıştıkça Gençler kontra yakaladı...
Ben Ertuğrul hocadan yenemiyorsam yenilmiyim düşüncesi paralelinde bir değişiklik beklerken (mesela Ergiç-Bekir Ozan değişikliği gibi) ama çıkan oyuncu Ozan İpek oldu...
Yerine girense Tadeu...

Bu değişiklikle Tadeu ileri Turgay'ın yanına geçti, Batalla da sol çizgiye...
Doll ise Batalla'nın savunma zaafını önceden sezip o boşluğa Mustafa Pektemek'i soktu...
Oyunu koparan hamle de bu oldu bence...

Kornerden yediğimiz gol ise moralimi asıl bozan nokta...
Yukarılara oynama hedefi olan bir takım öyle basit gol yememeli bana göre...

Allah' tan ara veriliyor da lige, şu Sercan iyileşip dönsün artık takıma...

Buarada Volkan Şen iyice sıçtı bugün, onun da bir dinlenmeye çekilmesi gerekiyor...
İki haftadır takımın en kötüsü, bu da takımın hücum gücünü büyük ölçüde düşürüyor...
Çok fazla top kaybı yapıyor, Messi bile her topu aldığında çalım atmaya çalışmıyor, Volkan'a nerden geliyor bu cesaret anlamak güç...

12. Hafta Rakibimiz: Gençlerbirliği (2)

Sercan' dan haftalardır yararlanamıyoruz...Açıklama yapıldı bu maçta da oynamayacakmış...
Ayrıca Yenal ve Eren Albayrak da görev alamayacak bu maçta...

Allah'tan milli takım arası var, sakatlarımız da bu arayı iyi değerlendirip formalarına kavuşurlar diye ümit ediyorum....

Bu sakat haberlerinden sonra Antalya maçının 11' inin aynen oynama ihtimali kesin gibi bir şey oldu...
Ama ben bu hafta hocadan Veli'yle başlamasını bekliyorum...

Volkan Şen'i büyük ihtimal yanında oturtacaktır, hem elinde sonradan oyunu değiştirebilecek kozu olacak, hem rakibin Hurşit tehlikesine önlem alınabilecek Veli ile...
Aynı zamanda da Volkan'a bu formayı giymenin bu kadar ucuz olmadığı hatırlatılmış olacak...


Bu akşam çok zevkli bir mücadelenin bizi beklediğini düşünüyorum...
Sonuçta iki pozitif futbol oynamaya çalışan ekibin mücadelesi olacak...
Haftanın maçı olmaya aday...Biz kazanırsak 2 ya da3 fark olabilir...3-1...4-1 gibi bir şey....
Gençler kazanırsa 1-2 ya da 2-3 gibi skorlarla bitecektir maç....
Çok düşük ihtimal de olsa maçın berabere bitme olasılığı...
Beraberlik olursa da 1-1 olur...

Muhtemel 11'miz ise:


......................................İvankov



Ali...................Zapo.....................Ömer..............M.Keçeli


................................Hüseyin


Veli.........................................Ergiç.....................Ozan İpek


................................Batalla


.......................................Turgay

12. Hafta Rakibimiz: Gençlerbirliği

İç sahada oynayacağız, geçen haftaki Antalya beraberliğinden sonra mutlak 3 puan parolasıyla çıkacağımız bir maç...

Gençlerbiriliği bana göre ligin kalburüstü takımlarından, sezonu da 6.-7.-8. gibi bitirirler bu sezon muhtemelen...Tabi Doll'u kovmazlarsa...
Cavcav'ın oyuncağı haline dönen topluluğu bir hocanın bu kadar çabuk takım yapmasını beklemiyordum açıkçası...

Buaralar karışık olmaları bizim en büyük avantajımız aslında bizim...
İki hafta önce falan oynansa bu maç 3 puan için çok zor derdim ama bu hafta ümidim bir hayli fazla...

Gençlerbirliği' nin 11' ini kestirmek de güç bu hafta...Kalede Serdar oynaycak mı oynayamaycak mı kesinlik kazanmış değil...
Serdar duygusal adamdır, oynarsa ne kadar kafası maçta olacak orası da ayrı bir soru işareti...
En büyük özelliği oyun konsantrasyonu olan bir kaleciyi ben olsam hayatta koymazdım takıma...

Savunmanın kanatlarında bu yıl üst düzey futbollarıyla herkesin dilinde olan Orhan Şam ile Aykut'un oynaması kesin gibi gözüküyor...Tabi bu iki adam savunma göbeğinde de görev alabilirler...Sonuçta hem İlhan Eker, hem de İvan Radeljic ağır adamlar...
İkisi aynı anda oynaması sıkıntı yaratıyor...Bunu Doll görmüş olmalı ki zaten son maçta İlhan'ı yanında oturttu...

Ortanın ortasına takıma sınıf atlatabilecek kalitede Harbuzi'yi aldılar...
Son maçlarda biraz durgun olsa da tehlikeli bir isim...şut da atıyor zehir gibi ara pasları da...
Harbuzi'nin yanında oynayabilecek benim tarzını Marco Aurelio'ya benzettiğim Tozo var...
Bir de daha defansif bir isim Cem Can...
Orta sahanın ortasını bu üçlü ile doldurmayı düşünecektir Thomas Doll...

Bu yıl adından sıkça söz ettiren Hurşit var bir de...
İki kanadının da hücum yönünü kullanabiliyor...
Oldukça çabuk ve kolay adam eksiltebilen bir adam...
Topla erken vedalaşabilse çok daha etkili olacak, bu konu da geliştirmesi gerekiyor kendini...Hurşit başımıza bela açabilir...dikkat diyorum ben...

Orta saha sağında Burhan'ı kesti geçen hafta hocaları, bu hafta orda kimi oynatacak merak ediyorum doğrusu...
Forvetlerden birini oraya kaydırıp bizim savunmanın dengesini bozmayı düşünmeleri yüksek ihtimal...Patiyo- Djite- Mustafa 3'lüsünden herhangi biri olabilir..

İleride de bu iyi bir sezon geçiren Kahe tek başına düşünülecektir...
Zaten maşallahı var iki kişilik mücadele ediyor...
Savunma oyuncularımızın bu adamın pres özelliğine karşı mutlaka kulakları çekilmeli...
Özellikle de kaptanımızın...

Muhtemel 11'leri...


........................Serdar


Orhan.........Radeljiç........İlhan.....Aykut


......................Cem Can
..........................................Tozo
.............Harbuzi
......................................................Hurşit
Mustafa
..........................Kahe

u17 Milli Takımımız Çeyrek Finalde...

39. dakikadan itibaren Oğulcan'ın atılmasıyla 10 kişi oynadığımız maçı 2. dakikada Furkan ve 90+2' de Galasasaraylı Barış'ın kardeşi Ufuk Özbek'in golleriyla 2-0 kazanmayı bildik...

Genç yıldız adayımız Muhammet Demir ise 11'de başladığı maçta 69. dakikada yerini Ahmet Sarı'ya bıraktı...

Fifa'dan Muhammet'e övgü...

Bilindiği üzere Nijerya'da bulunan u17 milli takımımımızın kaptanlaığını genç oyuncumuz Muhammet Demir yapıyor...
Gruptan lider çıkmamızın ardından bugün Birleşik Arap Emirlikleriyle bizim saatimize göre 20.00'da 2.tur maçına çıkacağız...

Fifa da bugün resmi sitesinde hem maça hem de turnuvanın üst düzey oyuncuları arasında Muhammet'e istinaden bir haber yayınlamış...

Ayrılmayı Düşünmüyorum!!!

Ertuğrul Sağlam bugün Bursamızın tarihi okullarından Tophane EML' de düzenlenen panele katılmış...Milli takım ile ilgili sorulan soruya verdiği cevap aynen şöyle...

“Ben Bursa`da ve Bursaspor`da görev yapmaktan mutlu ve huzurluyum. Buradan ayrılmam için bir neden yok. Kesinlikle ayrılmayı düşünmüyorum.”


***Umudum Ertuğrul Hocamız' la Bursasporumuzun birlikteliği uzun yıllar sürsün...
Takım iyi giderken her şey toz pembe ama 3 maç ardı ardına keybedince neler olur çok merak ediyorum...
Şahsen biz Türk futbol destekçisi olarak bazı şeyleri aşamadığımızı düşünenlerdenim...
Herkesin teknik direktör olduğu bu ülkede o işi yapmak gerçekten yürek ister...

***Bu akşam Beşiktaş'ın Wolfsburg'a kaybettiği maçı futbolla ilgilenen çoğu kimse izlemiştir herhalde...
Ben dahil kaçımız ekran başına Mustafa Denizli'lik yapmadık ki...

Müjde!!

Diyarbakırspor Galatasaray maçına çıkmaya karar vermiş...

Çok şaşırdık valla...Adamlar ikinci defa sözlerini yutuyorlar...

Ama yöneticilerinin maç sonunda yaptıkları açıklamalara nasıl cezalar gelecek merak ediyorum....

Ya da TFF şirin görünmek için tüm suçlamaların üzerine sünger çekecek...
Bugün açıklanan PFDK kararlarında herhangi bir yaptırım gözüme çarpmadı...

Fakir Fukara Edebiiyatı yapıyorlar (!)

Diyarbakır başkanını,hocasını,yönetcisini dinleme fırsatım oldu...

Adamların derdi maçlarının adil yönetilmesiymiş...
Bu hangi takımın derdi değil ki zaten...
Ama bu ülkede hep canı yanan konuşur...
Adamlar Antalya ve Büyükşehir maçlarında 2 tane beleş penaltı attılar onu kimse dilllendirmez nedense...
11 hafta başka 2 penaltı atan takım var mı ligde onu merak ediyorum...

MHK ve fedarasyonu zan altında bırakacak bir sürü demeç verdi başkanları...
Ayıptır günahtır bunların yaptığı...
Diyarbakırspor başkanı kendinde bu cesareti nasıl buluyor onu da İstanbul medyası açıklasın mümkünse...
Bir de ağızlarına Bursa'yı dolamış her konuşan, 3 cümlede 1 illa ki Bursa'yı soktular lafın içine...

Son olarak başkanları Bursa'da 25 taraftarımız yaralandı dedi, Lan Hani 10' du be ne ara 25 oldu anlamak güç...
Hem kendi taraftarları birbirini yemişti bizim maçta, yaralıların abarmıyorum 10 taneden en az 7' sini linç ettiler zaten...
Ne diyim yesinler birbirlerini, Bursamız'a laf uzatmasınlar da...
Ağızlarına hiç yakışmıyor çünkü...

Yine çekiliyorlar...

Diyarbakırspor yine ligden çekilme kararı almış....:)

Sebep de Antep taraftarının "Bursa" diye tempo tutması...
Dolayısıyla da bölücülük yapmış kardeşlerimiz...
Durum gerçekten çok vahim...

Zaten Ankaraspor düşünce bir takım fazla oluyordu, bunlar da çekilsin de rahatlasın herkes...

Ama o başkanda o kadar yürek var mı zaman gösterecek onu da...