29 Kasım, 2011

KDÇ Karabük:3 Bursasporumuz:1


Büyük şok oldu.
Ne yalan söyleyeyim en azından 1 puanı çantada keklik görüyordum kendi adıma.
Maç öncesi kadrolar açıklandığında da büyük sürprizler vardı. Karabük'te Bülent Korkmaz kadro seçiminde büyük sürprizlere imza attıysa da oyun anlayışı konusunda beni şaşırtmadı. Tamamen oyunu kendi yarı alanında kabullenmiş bir Karabükspor izledik ilk yarım saatte. 
   
Yayıncı kuruluş 30.dakikada ekranda topla oynama ve faul istatistiklerini ekrana yansıttığında maçın o ana kadar ki özetini de geçti aslında. Topla oynama oranı 70'e 30 Bursaspor  derken faul sayısında ise ezici üstünlük 8-0 ile ev sahibi Karabük'teydi. 35.dakikada Batalla'nın kaptırdığı topun devamında golü yedikten sonra oyun tamamen kontraya döndü. 

Biz oynadık (daha doğrusu öyle sandık) Karabük kontradan etkili oldu. 90 dakikanın geri kalan kısmı bu şekilde tamamlandı. Top yine bizde kaldı ama pozisyonlara hep Karabük girdi.

İstatistikler üzerinden gitmeye devam edelim. Karabük kalesine ilk isabetli girişimimiz dakikalar 65'i  gösterdiğinde N'diaye'nin etkisiz kafa vuruşu ile oldu. İkinci girişimimizde ise 85.dakikada Bangura ile golü bulduk.

Çok garip değil mi, maç boyunca rakibinden 2 kat fazla topla oynatıp 2 pozisyon üretememek. Ya da ceza sahasına 40 orta yapmamıza rağmen sadece 8'inde isabet sağlamak, bu ortalarla sadece iki kere kaleyi bulabilmek. 

Her zaman olmasa da bu akşam istatistikler çok şeyler anlattı bize. İleriye yönelik planlama yapılacaksa bu akşamki maçın istatistikleri yol gösterici olacaklardır.

Yazılacak çok şey var ama bireysel değerlendirmeye girmeden yazımızı bitirelim.
Kalp kırmanın yeri ve zamanı değil.
Yıllarca "..iyi günde kötü günde.." diye bir taraflarımızı yırtarken ben çok samimiydim.
Herkesi vicdanı kendine.

28 Kasım, 2011

Rakip İncelemesi:KDÇ Karabükspor


Üst sıralarda kendimize yer bulabilmemiz için bu maçı mutlak suretle kazanmamız gerekiyor.
Ligin yine karışan takımlarından biriyle oynayacağız. Yücel İldiz'i gönderip Bülent Korkmaz'ı getirdiler takımın başına. Bence bu hamle ile bile ligden düşmeyi hakettiler ya neyse. Bülent Korkmaz'ın ne teknik adamlığı var ki allah aşkına?
Adamın en büyük başarısı Kayseri Erciyesspor'u ligden düşürmek.
Başka da yediği bir nane yok.

Bülent Korkmaz'ın Karabük'ünü geçen hafta izleme fırsatım olmadı ama Ankaragücü'nün ligde yendiği tek takım olmaları bile çok şeyi anlatıyor aslında. Bülent Korkmaz üzerinde galibiyet baskısı var mıdır yok mudur bilemem ama bu akşam Karabük öncelikle gol yememek için çıkacaktır sahaya.
Öncelikle gol yemeyip, uzun toplarla sonuca ulaşmayı düşünecektir.

Ankaragücü'ne karşı ortasahada Ragued-Hakan Söyler ikilisini oynatmış ama bu akşam orayı üçleyip Cernat'ı sol kanada kaydırabilir.
Yücel İldiz sıkça deniyordu bu aksiyonu. Gerçi Birol ile Tozo cezalıymış, Bülent Korkmaz'dan Deumi'yi savunmanın önünde oynatma çılgınlığı ile görebiliriz.
Bizdeyken Sinan Kaloğlu'nu sol kanat oynatmak için çok çaba sarfetmişti, bakalım bu akşam eski öğrencisinin yüzüne bakacak mı?

Bizim de en büyük gol umudumuz yine duran toplar olacak.
Ömer Erdoğan savunmada ne yapar bilemiyorum hücumda kendisine bu akşam çok iş düşecek diye düşünüyorum.

Insua-Svensson-Kirita-Stepanov Bursa'da bırakılmışlar. Dün A2 maçında oynatılmayan İsmail Haktan muhtemelen direkt oynar bu akşam. Seriç onun için büyük bir şans olacak. Yine A2 karşılaşmasında oynatılmayan Musa ve Mehmet Sak da kadroda olacaklardır.
Musa yine maçın gidişatına göre sonradan süre alabilir.

Muhtemel 11'ler:


KDÇ Karabükspor : Tomic, Erdem, Seriç, Nikolov, Muhammet, Deumi, Hakan Söyler, Ragued, Cernat, Shelton, Mehmet Çakır
Bursaspor: Carson, Basser, Vederson, Serdar, Ömer, N'diaye, Adem, Ozan, İsmail, Batalla, Bangura

22 Kasım, 2011

Bursaspor:1 Samsunspor:0



Çok klasik olacak ama üç puandan çok daha fazlasını kazandık bu akşam. Zaten iyi futbol izleme gibi derdim yoktu şahsım adıma. Ama Samsun'a bu kadar çok pozisyon vereceğimizi de ön görmüyordum açıkçası.
Tüm bu anlarda Carson kalesinde adeta devleşti. 
Üstüne koymaya, bizi ipten almaya devam ediyor. Zamanla çok daha iyi olacak bundan hiç bir şüphem yok. Bu adamı düşünmeden etmeden acımasızca eleştirenlerin yüzü biraz az olsun yüzü kızarıyor mudur merak ediyorum. 

Maçı çok fazla enine boyuna konuşma gibi bir amacım yok.
Zaten öyle bir değerlendirme de yanlış olur. Önemli olan galip gelmekti, o yüzden mutluyuz. Bu galibiyet bizi sıralamada "4" basamak birden yükseltirken, lig ikincisi ile puan farkımızın sadece "4" olduğunu görmemizi sağladı. Yani öve öve bitirilemeyen Avrupa Kaplanları  "4" Fatih'in Aslanları ile ise sadece "3" puan önümüzdeler.

Bakmayın siz öyle bazı kesimlerin bu takımları gözü kapalı şişirmesine. Bu ülkede herkes karşısındaki neyi duymak isterse onu anlatır, bizim halkın da yüzde 90'ı da kendi değerlerine sahip çıkmayıp hayal dünyasında yaşamayı seçtiğinden kendilerine anlatılan masallara da inanmak zorunda kalıyorlar.

Bu takımın nerelerde nasıl puanlar bıraktığı düşüldüğünde aslında herşeyin o kadar kötü olmadığını görmemiz gerek. Ben umuyorum ki bu galibiyet futbolcularımızın özgüven seviyelerini yükseltecek ve özlediğimiz Bursaspor'u tekrar seyredebilmemizde etkin rol oynayacak.

Tabi bir de bu akşam sahalarımızda görmeye alışık olmadığımız bir olay yaşandı. Bir başkasının hakkını çalmanın marifet sayıldığı şu günlerde Turgay'ın yaptığı çookkk büyük bir alkışı hakediyor.

Ne yalan söyleyeyim ben de kesinlikle dürüst davranırdım diyemiyorum. Takımın içinde bulunduğu durum ortada. Ekmek gibi su gibi üç puana ihtiyaç duyulduğu şu süreçte hakem golü verdikten sonra onu kararından döndürmek gerçekten yürek işi. Helal olsun sana "Şampiyon" Turgay.

Şampiyon Güzel ve Masum Demek..Tıpki Annem Gibi..

*Pankart 16 Mayıs 2010'dan

20 Kasım, 2011

"Seninleyiz"


Kazanmaya başlayıp üstteki gruba yaklaşmamız gerekiyor.
Ama üç puandan ziyade özgüvenimizi yeniden geri kazanmamız çok daha önemli bizim için.

Samsunspor da tam dişimize bir rakip. Zayıf halkaları bir hayli fazla. 
Ama dedim ya sözün bittiği yerdeyiz.
Teknik-taktik konuşmanın çok yersiz olacağı bir maç bu.
Biraz geç de kalmış da olsak. Artık başlamamız gerekiyor. 

"Seninleyiz Bursasporum"

18 Kasım, 2011

Yorumsuz..


İşte Türk Futbolunun hali. 
Yazılacak çok şey var boğazım düğümlendi bir an.

17 Kasım, 2011

Bakmak mı? Görmek mi?


Habere gel..Fener'in gençleri Rosenborg'u devirmiş..Peehh..Ne büyük olay..

Ama haberi yapan kişi Rosenborg U19 takımından üç oyuncunun gelişimlerini tamamlayıp A takımın direkt oyuncusu olduğunundan habersiz oluşu çok vahim bir durum.

Alt yapıların asli görevi nedir peki? Maçlar, kupalar kazanmak mı yoksa A takıma hazır oyuncu servis etmek mi?

Bizim en büyük sorunlarımızdan biri de bu. Bardağın ne tarafına bakacağımızı bilmiyoruz.


Markus Henriksen, 1992 doğumlu. Sezon başında ismi Bursaspor ile anılan oyuncu şuan Avrupa'nın bir çok kulübünün takibinde. Komple bir ortasaha oyuncusu görüntüsündeki Henriksen Norveç A milli takımının da formasını giyiyor.



Mushaga Bakenga, o da 1992 doğumlu. Norveç liginde geçtiğimiz sezon oynadığı 24 maçta 9 gol atma başarısı gösterdi. Sözleşmesi 31 Aralık'ta bitiyor. İstanbul basınında da ismi Fenerbahçe ile bir çok kez anıldı. Hatta onun hakkında "Kuzey Yıldızı" "Norveç'in Robinho'su" gibi başlıklar bile atıldı.


Jonas Svensson, 1993 doğumlu. A takıma bu sene çıktı ve toplamda 29 maçta süre aldı. Öyle aman aman dikkat çekici performanslar ortaya koymasa bile hiç sırıtmadı. Orta alanın hücuma yönelik her bölgesinde oynayabilen genç oyuncudan yeni sezonda beklentiler bir hayli yüksek.

16 Kasım, 2011

"Sakai"ler

Bu oyuncular kardeş falan değiller..
Hatta Gotoku Sakai'nin annesi Alman.
Ama ikisi de oyun yapılarıyla bizim futbolumuza çok yatkınlar. Maliyetleri de oldukça düşük.
Marifet oyuncuları ikna edip formayı giydirmekte.



Ad Soyad: Hiroki Sakai
Doğum Tarihi: 1990
Boy: 1.83
Kilo: 81
Oynadığı Takım: Kashiwa Reysol
Kullandığı Ayak:Sağ
Sözleşme Sonu: 31.12. 2014
Tahmini Değeri: 500.000 €
Oynadığı Pozisyon: Savunmanın sağ kanadı (İdeal),
Savunmanın ortası (Oynayabiliyor),
Savunmanın sol kanadı (Oynayabiliyor)

Güçlü fiziğiyle dikkatleri üzerine çeken Sakai'yi özel kılan ise sağ ayağıyla kullandığı öldürücü ortalar.
Japon K-Ligi'nde ilk sezonda yaptığı 9 asist ile asist krallığında zirveyi zorlayan performansı ona milli takım kapılarını da açtı.
Futbolu gösterişsiz oynamayı tercih eden Sakai kendisine uzun yıllar güvenilebilecek bir isim.



Ad Soyad: Goutoku Sakai
Doğum Tarihi: 1991
Boy: 1.77
Kilo: 74
Oynadığı Takım: Niigata
Kullandığı Ayak: Sağ
Sözleşme Sonu: 31.12.2014
Tahmini Değeri: 750.000 €
Oynadığı Pozisyon: Savunmanın sol kanadı (İdeal)
Savunmanın sağ kanadı (Oynayabiliyor),
Ortasahanın solu (Oynayabiliyor),

Sol kanattan hücuma katkıları ile Alman futbolcu Philip Lahm'dan enstantaneler sunan Goutoku'nun en dikkat çekici özelliği müthiş çabuk bir oyuncu olması.
Final paslarında başarı oranının düşük olması asist sayısını etkilese de geleceği çok parlak bir oyuncu.
Gücünü arttırdığı taktirde Avrupa'nın her liginde rahatlıkla oynayabilecek bir isim.

01 Kasım, 2011

Polonya'nın Emenike'si // Prejuce Nakoulma



Ad Soyad: Prejuce Nakoulma
Doğum Yılı: 1987
Boy: 1.78
Kilo: 76
Oynadığı Takım: Gornik Zabrze
Ülkesi: Burkina Faso
Kullandığı Ayak: Sağ
Tahmini Değeri: 250.000 €
Oynadığı Pozisyon: Santrfor
Sözleşme Sonu: 31.12.2013


Transfer döneminin son günlerinde 1.Liga takımlarından Gornik Lezcna'dan 50 bin euro karşılığında Gornik Zabrze'ye kiralanan oyuncu Ekstraklasa'da oynadığı 7 maçta 4 gol atma başarısı gösterdi. Attığı gollerin yanında oynadığı futbolla da adından sıkça söz ettiren Prejuce Nakoulma bende ise tam bir Emenike etkisi yarattı diyebilirim.

İkili mücadelelerde ayakta kalmasıyla, denge faktörünü ön plana çıkaran golleriyle bizim Emenike'nin kopyası sanki.

Boyu Emenike'den 3-4 cm daha kısa olmasına rağmen iyi zıplayarak bunu telafi etmeyi başarıyor. Çabuklukta ve driblingleri ile Emenike'nin önünde bile diyebilirim onun için.

Müthiş hırslı ve asla pes etmeyen bir yapıya sahip.
İsmi Polonya dışına henüz taşınmamış olsa da bizim ara transfer döneminde bir çok takıma teklif edileceğinden adım gibi eminim.

Hatırlarsanız geçtiğimiz ara dönemde 10'a yakın transfer yapılmıştı Polonya'dan. Bu transfer döneminde de yine oralardan bir rüzgar eserse Nakoulma'nın da yolu ülkemize düşebilir.
Söz uçar yazı kalır, vakti zamanı gelince konuşuruz yine burda.

Fikir edinmek isteyenler için oyuncunun gol attığı üç maçın özetleri: